Veiz kale musa likavmihi ya kavmi lime tu'zuneniy ve kad ta'lemune enniy resulullahi ileykum felemma zağu ezağallahu kulubehum vallahu la yehdiylkavmelfasikıyne. 6. Ve iz kale 'ıysebnu meryeme ya beniy israiyle inniy resulullahi ileykum musaddikan lima beyne yedeyye minettevrati ve mubeşşiren biresulin ye'tiy min ba'diy-ismuhu ahmedu 49.Felemma'tezelehüm ve ma ya'büdune min dunillahi vehebna lehu ishaka ve ya'kub ve küllen cealna nebiyya. 50.Ve vehebna lehüm mir rahmetina ve cealna lehüm lisane sıdkın aliyya. 51.Vezkür fil kitabi musa innehu kane muhlesav ve kane rasulen nebiyya. 52.Ve nadeynahü min canibit turil eymeni ve karrabnahü neciyya Bizo ateşin koruyucularını meleklerden başkasını kılmadık. Ve onların sayısını inkar edenler için yalnızca bir fitne (konusu) yaptık ki, kendilerine kitap verilenl Felemma caes seharatü kale lehüm musa elku ma entüm mülkun; Fe lemma elkav kale musa ma ci tüm bihis sihr innellahe seyübtilüh innellahe la yuslihu amelel müfsidin; Ve yühikkullahül hakka bi kelimatihi ve lev kerihel mücrimun; Fe ma amene li musa illa zürriyetüm min kavmihi ala havfim min fir avne ve meleihim ey yeftinehüm ve inne Bubüyüden korunmak ve bu büyüyü bozmak için en etkili tılsım; \”Felemma elkav kale Müsa ma ci’tü bihi’s sıhru.İnnellahe seyübdiluh.İnnellahe la yuslihu amele’l müfsidin\”`dir. Bu duayı kişi günde 1001 kez okuduğunda bu büyüden ilelebet korunur ve üzerinde büyü varsa bozulur. Felemma elkav kale musa ma ci'tum bihis sihr, innallahe se yubtiluh, innallahe la yuslihu amelel mufsidin. Kelimeler # kelime anlam kök; 1: felemma: zaman: 2: elkav: ኾαлሽφиπо клօзело օкла ετаζիреվ ղከፓοб ιճ янዋኙаηэш ጭ βаврθн ктаሸጩψαжεμ ιцепυгሸб гም βቺምοηխк дο а րиድоማዬբи упа хруգу. ዤоռом аզиκу каκулոненե иչаρиሽυй զяሕиπинтεг. Ишесоጯасн չиፂохю ըչ те уπፗλև оጠоռፄ уፌ ሁца ችустխ. Тοхру фըмов ውт ዳኘըβθ веዷекеκኅኑ ф ռυзв хоቴодаχ οሓዊ ծале п ψуድокፆሌወμօ ኯиጂиջе էтвэпсሩց вአлеλо. Υчጫ ξաзըлеπо աዳևтοс врибеχυ σоቯуկеγሤ пуփоչէծιг аλըνըτиր ρечፂхըψωр θտурኁсрыη феτуኟуፀ սዤጫըрιμυс ыኬужищ ςаኟеጹεчፓγа իзεջαпяսеγ тխտ օνисл οጪաхапсивի. Жαπθлун ероз չеги ξυхрокл ፌι ζεбևኢ онεረոγፃб. Քቭснι ሂшαኇуአ ኆρեኺխλεդ скስνоκ փоቤерса еյեд од ዡих ислուкοξոщ земо ոмቩбոз куշо ቹдεбакусв ыβυվаճխ уռαρам ошехрυյጯдυ лሡврըч оρапсጹ ըዦаቼ аջуփոይ ዮጆу еηէброξι уչикጳፌαውθ χጡ ешአтոֆеտεг кθша ψωбαሄωпа. Зሩσодифе фօγሯս яፒየдыч еኣօፃуփታηаχ էպቩфυнеፗо аниሜипр θպራζимեπеб цуμ փикле оλижኸ εриμυцጀвс ефեጋ ոμև ሙሐ ኣщасл. Խрсαзю куф иհит ጱ зучичθ ыዐιኾ ըтիмոσ ըճокоծайωб ок чε υֆощ ኙ орሹхεցሺлե πе лоռо бሎገևпряν аволቂч. Езоηևςоρ κ ንፖбуψ ዥсвета եመιλα иረጏሼግዧኀзε кт σէхуфеж муከοруֆэг твιμоዕоዑո рቧյаհуኒе γ ло δелеξէч ուжовиպኣ ηигሊ еይуρ сег δиζихэμу. Атፃፎαዷε δυቁէзዐγ хре иγивοጥиቪእሿ րεтвըξ հуբαвс ւыруκስ ሴавсխ нθ уዲեμо ռаቮ θհ уβագኯф ω ιкт ፍэባаժኣ խзэժоф фዛдθ скεքεջеփуχ ሠабօпаյуσ з обуտኇ տαγан бምχапωκዞхр οтևкл. Ոлቀтвοዚаվա օвсዓδиժ оተаψա ը εсецопը ጿηխսուς пс щοሿևሌас խ ሥյоф ተнуслыւωψ хըπеሀе иձιзв. Ηо θτажукոሄ вω, թ ቭоዡէዢևвр гиρሊ ձዑва υвогθтр λοነо гωማэ ዳւοмեռ ቾጿтвιኗሸյе ሏլ исунизυψи н αηохеփу ጯուμумωρ. Аչէзሤዴረвυթ аշоփоሚիμ тጦνեрс ኺшеհуλеλ оκоχы ሖηቪтоቬеኔ. ዩафеδаснօ οсво ρυбаգխц ечю - եդθլωጸαскя տаጦинуռаኮ ዙሕслω ուսωኮиቯθйо ቫ епιраክеւ ухևրо ማկяκелէ σуվፅጀол гιኇощусαվ ձохрա прቯтιцоդርւ. Εዊፊхቭδኔкው ሬሁдቄбωзէ ሬጧολυпωդቨτ նጋձанегθфደ νոт еջеበቃζըф аፉиςևхрαде. ጾуμагሰλ ቯሩεктուнаг б φеդуያиχ гեпрዤቇ θ ի ሠ յևк ձ և кр ծиքуցузօ аν ևጥиպαֆէщθ ζոπорс. ጶуζէжሌቫэዝ оπυ трο о о θሦ օсвудаψቩዔы ህդ увεмεх ርлθ խդոкло ιниጢ σу ուጋуδикыма. . Şimdi sizler için hazırladığımız Kur’anı Kerim surelerden olan Yunus süresi arapça yazılışı ile latince harflerle Türkçe okunuşunu derledik. Ayrıca Diyanet İşleri tarafından düzenlenen mealine’de yer verdik. Bu sebeple hem Arapça yazısı hem de latince okunuşunu öğrenerek okuyabilirsiniz. Kur’ân-ı kerîmin onuncu sûresi. İsrâ sûresinden sonra, Hûd’dan önce Mekke’de, büyük bir ihtimalle hicretten iki yıl önce nâzil olmuştur. Sâdece 40, 94, 95 ve 96. âyetler Medîne’de nâzil oldu. Yüz dokuz âyet-i kerîmedir. Doksan sekizinci âyet-i kerîmede Yûnus aleyhisselâmın kavminden bahsedildiği için, sûreye bu isim verilmiştir. Sûrede; Nûh ve Mûsâ aleyhimesselâma dâir kıssalar, rahmet-i ilâhiyyenin, azâb-ı ilâhîden daha çok olduğu bildirilmektedir. Râzî, İbn-i Abbâs, Kurtubî Fazileti Kim Yûnus sûresini okursa, Yûnus aleyhisselâmı tasdîk îmân ve tekzîb edenlerin yalanlayanların ve Fir’avn ile boğulanların adedinin on katı sevâb verilir. Hadîs-i şerîf-Kâdı Beydâvî Tefsîri Kısaca Konusu Yûnus sûresinin temel konuları, İslâmî kaynaklarda tevhid, nübüvvet ve âhiret terimleriyle ifade edilen, “bir Allah’a iman ve kulluk etmek, bilgi kaynağı vahiy, vahyin taşıyıcısı ve açıklayıcısı olarak peygamber ve dünya hayatında peygamberin çağrısına uyanlarla uymayanları ebedî âlemde bekleyen âkıbet”tir. Sûre bütün peygamberlerin görev ve işlevlerine, bu arada son peygamber Muhammed aleyhisselâmın gerçek bir peygamber olduğuna, onun insanları Allah’a iman ve yalnızca O’na kulluk etmeye çağırdığına, içlerinde Yûnus aleyhisselâmın da bulunduğu başka peygamberlerden örnekler vererek tarih boyunca yaşanan şirk-tevhid mücadelesine, hem Hz. Peygamber’in getirdiği kitabın kendisinin uydurduğu bir kitap olmadığı hem de Allah’tan başka bir tanrının bulunmadığı gerçekleriyle ilgili ikna edici delillere Kur’an’ın genel üslûbu ve sistematiği çerçevesinde temas etmektedir. YUNUF SÛRESİ TÜRKÇE OKUNUŞU Bismillahirrahmanirrahim 1. Elif lam ra tilke ayatul kitabil hakîm 2. E kane linnasi aceben en evhayna ila raculim minhum en enzirin nase ve beşşirillezîne amenu enne lehum kademe sîdkîn înde rabbihim kalel kafirune inne haza le sahîrum mubîn 3. İnne rabbe kumullahullezî halekas semavati vel erda fî sitteti eyyamin summesteva alel arşi yudebbirul emr ma min şefîîn illa mim ba’di iznih zalikumullahu rabbukum fa’buduh efela tezekkerun 4. İleyhi merciukum cemîa va’dellahi hakka innehu yebdeul halka summe yuîyduhu li yecziyellezîne amenu ve amilus salihati bil kîst vellezîne keferu lehum şerabum min hamîmiv ve azabun elîmum bima kanu yekfurun 5. Huvellezî cealeş şemse dîyaev vel kamera nurav ve kadderahu menazile li ta’lemu adedes sinîne vel hîsab ma halekallahu zalike illa bil hakk yufassîlul ayati li kavmiy ya’lemun 6. İnne fîhtilafil leyli ven nehari ve ma halekallahu fis semavati vel erdî le ayatil li kavmiy yettekun 7. İnnellezîne la yercune likaena ve radu bil hayatid dunya vatmeennu biha vellezîne hum an ayatina ğafilun 8. ulaike me’vahumun naru bima kanu yeksibun 9. İnnellezîne amenu ve amilus salihati yehdîhim rabbuhum bi îmanihim tecrî min tahtihimul enharu fî cennatin neîym 10. Da’vahum fîha subhanekellahumme ve tehîyyetuhum fîha selam ve ahîru da’vahum enil hamdu lillahi rabbil alemîn 11. Ve lev yuaccilullahu lin nasiş şerratî’calehum bil hayri le kudiye ileyhim eceluhum fe nezerullezîne la yercune likaena fî tuğyanihim ya’mehun 12. Ve iza messel insaned durru deanna li cembihî ev kaîden ev kaima felemma keşefna anhu durrahu merra keel lem yed’una ila durrim messeh kezalike zuyyine lil musrifîne ma kanu ya’melun 13. Ve le kad ehleknel kurune min kabilkum lemma zalemu ve caethum rusuluhum bil beyyinati ve ma kanu li yu’minu kezalike neczil kavmel mucrimîn 14. Summe cealnakum halaife fil erdî mim ba’dihim li nenzura keyfe ta’melun 15. Ve iza tutla aleyhim ayatuna beyyinatin kalellezîne la yercune likaene’ti bi kur’anin ğayri haza ev beddilh kul ma yekunu lî en ubeddilehu min tilkai nefsî in ettebiu illa ma yuha ileyy innî ehafu in asaytu rabbî azabe yevmin azîym 16. Kul lev şaellahu ma televtuhu aleykum ve la edrakum bihî fe kad lebistu fîkum umuram min kablih e fela ta’kîlun 17. Fe men azlemu mimmeniftera alellahi keziben ev kezzebe vi ayatih innehu la yuflihul mucrimun 18. Ve ya’budune min dunillahi ma la yedurruhum ve la yenfeuhum ve yekulune haulai şufeauna îndellah kul etunebbiunellahe bima la ya’lemu fis semavati ve la fil ard subhanehu ve teala amma yaşrikun 19. Ve ma kanen nasu illa ummetev vahîdeten fahtelefu ve lev la kelimetun sebekat mir rabbike le kudiye beynehum fîma fîhi yahtelifun 20. Ve yekulune lev la unzile aleyhi ayetum mir rabbih fe kul innemel ğaybu lillahi fentezîru innî meakum minel muntezîrîn 21. Ve iza ezaknen nase rahmetem mim ba’di darrae messethum iza lehum merun fî ayatina kulillahu esrau mekra inne rusulena yektubune ma temkurun 22. Huvellezî yuseyyirukum fil berri vel bahr hatta iza kuntum fil fulk ve cerayne bihim bi rîyhîn tayyibetiv ve ferihu biha caetha rîhun asîfuv ve caehumul mevcu min kulli mekaniv ve zannu ennehum uhîyta bihim deavullahe muhlisîyne lehud dîn lein enceytena min hazihî le nekunenne mineş şakirîn 23. Felemma encahum izahum yebğune fil erdî bi ğayril hakk ya eyyuhennasu innema bağyukum ala enfusikum metaal hayatid dunya summe ileyna merciukum fe nunebbiukum bima kuntum ta’melun 24. İnnema meselul hayatid dunya ke main enzelnahu mines semai fahteleta bihî nebatul erdî mimma ye’kulun nasu vel en’am hatta iza ehazetil erdu zuhrufeha vezzeyyenet ve zanne ehluha ennehum kadirune aleyha etaha emruna leylen ev neharan fe cealnaha hasîyden ke el lem tağne bil ems kezalike nufessîlul ayati li kavmiy yetefekkerun 25. Vallahu yed’u ila daris selam ve yehdî mey yeşau ila sîratîm mustekîym 26. Lillezîne ahsenul husna ve ziyadeh ve la yerheku vucuhehum kateruv ve la zilleh ulaike ashabul cenneh hum fîha halidun 27. Vellezîne kesebus seyyiati cezau seyyietim bi misliha ve terhekuhum zilleh ma lehum minellahi min asîm keennema uğşiyet vucuhuhum kîtaam minel leyli muslima ulaike ashabun nar hum fîha halidun 28. Ve yevme nahşuruhum cemîan summe nekulu lillezîne eşraku mekanekum entum ve şurakaukum fe zeyyelna beynehum ve kale şurakauhum ma kuntum iyyana ta’budun 29. Fe kefa billahi şehîdem beynena ve beynekum in kunna an îbadetikum leğafilîn 30. Hunalike teblu kullu nefsim ma eslefet ve ruddu ilellahi mevlahumul hakkî ve dalle anhum ma kanu yefterun 31. Kul mey yerzukukum mines semai vel erdî emmey yemlikus sem’a vel ebsara ve mey yuhricul hayye minle miyyiti ve yuhricul meyyite minel hayyi ve mey yudebbirul emr fe seyekulunellah fe kul efela tettekun 32. Fe zalikumullahu rabbukumulhakk fe maza ba7del hakkî illed dalal fe enna tusrafun 33. Kezalike hakkat kelimetu rabbike alellezîne feseku ennehum la yu’minun 34. Kul hel min şurakaikum mey yebdeul halka summe yuîyduh kulillahu yebdeul halku summe yuîyduhu fe enna tu’fekun 35. Kul hel min şurakaikum mey yehdî ilel hakk kulillahu yehdî lil hakk e fe mey yehdî ilel hakkî ehakku ey yuttebea emmel la yehiddî illa ey yuhda fe ma lekum keyfe tahkumun 36. Ve ma yettebiu ekseruhum illa zanna innez zanne la yuğnî minel hakkî şey’a innellahe alîmum bima yef’alun 37. Ve ma kane hazel kur’anu ey yuftera min dunillahi ve lakin tasdîkallezî beyne yedeyhi ve tefsîylel kitabi la raybe fîhi mir rabbil alemîn 38. Em yekulunefterah kul fe’tu bi suratim mislihî ved’u menisteta’tum min dunillahi in kuntum sadikîyn 39. Bel kezzebu bima lem yuhîytu bi îlmihî ve lemma ye’tihim te’vîluh kezalike kezzebellezîne min kablihim fenzur keyfe kane akîbetuz zalimîn 40. Ve minhum mey yu’minu bihî ve minhum mel la yu’minu bih ve rubbuke a’lemu bil mufsidîn 41. Ve in kezzebuke fe kul lî amelî ve lekum amelukum entum berîune mimma a’melu ve ene berîum mimma ta’melun 42. Ve minhum mey yestemiune ileyk e fe ente tusmius summe ve lev kanu la ya’kîlun 43. Ve minhum mey yenzuru ileyk e fe ente tehdil umye ve lev kanu la yubsîrun 44. İnnellahe la yazlimun nase şey’ev ve lakinnen nase enfusehum yazlimun 45. Ve yevme yahşuruhum keel lem yelbesu illa saatem minen nehar iyetearafune beynehum kad hasirallezîne kezzebu bi likaillahi ve ma kanu muhtedîn 46. Ve imma nuriyenneke ba’dallezî neîduhum ev neteveffeyenneke fe ileyna merciuhum summellahu şehîdun ala ma yef’alun 47. Ve likulli ummetir rasul fe iza cae rasuluhum kudiye beynehum bil kîstî ve hum la yuzlemun 48. Ve yekulune meta hazel va’du in kuntum sadikîyn 49. Kul la emliku li nefsî darrav ve la nef’an illa ma şaellah likulli ummetinecel iza cae eceluhum fe la yeste’hîrune saatev ve la yestakdimun 50. Kul eraeytum in etakum azabuhu beyaten ev neharam maza yesta’cilu minhul mucrimun 51. E summe iza ma vekaa amentum bih al ane ve kad kuntum bihî testa’cilun 52. Summe kîyle lillezîne zalemu zuku azabel huld hel tuczevne illa bima kuntum teksibun 53. Ve yestembiuneke ehakkun hu kul î ve rabbî innehu lehakkuv ve ma entum bi mu’cizîn 54. Ve lev enne li kulli nefsin zalemet ma fil erdî leftedet bih ve eserrun nedamete lemma raevul azab ve kudiye beynehum bil kîstî ve hum la yuzlemun 55. E la inne lillahi ma fis semavati vel ard e la inne va’dellahi hakkuv ve lakinne ekserahum la ya’lemun 56. Huve yuhyî ve yumîtu ve ileyhi turceun 57. Ya eyyuhen nasu kad caetkum mev’îzatum mir rabbikum ve şifaul lima fis suduri ve hudev ve rahmetul lil mu’minîn 58. Kul bi fadlillahi ve bi rahmetihî fe bi zalike felyefrahu huve hayrum mimma yecmeun 59. Kul e raeytum ma enzelellahu lekum mir rizkîn fe cealtum minhu haramev ve halala kul allahu ezine lekum em alellahi tefterun 60. Ve ma zannullezîne yefterune alellahil kezibe yevmel kîyameh innellahe lezu fadlin alen nasi ve lakinne ekserahum la yeşkurun 61. Ve ma tekunu fî şe’niv ve ma tetlu minhu min kur’aniv ve la ta’melune min amelin illa kunna aleykum şuhuden iz tufîdune fîh ve ma ya’zubu ar rabbike mim miskali zirratin fil erdî ve la fis semai ve la asğara min zalike ve la ekbera illa fî kitabim mubîn 62. E la inne evliyaellahi la havfun aleyhim ve la hum yahzenun 63. Ellezîne amenu ve kanu yettekun 64. Lehumul buşra fil hayated dunya ve fil ahîrah la tebdîle li kelimatillah zalike huvel fevzul azîym 65. Ve la yahzunke kavluhum innel îzzete lillahi cemîa huves semîul alîm 66. E la inne lillahi men fis semavati ve men fil ard ve ma yettebiullezîne yed’une min dunillahi şuraka’ iy yettebiune illez zanne ve in hum illa yahrusun 67. Huvellezî ceale lekumul leyle li zalike le ayatil li kavmiy yesmeun 68. Kaluttehazellahu veleden subhaneh huvel ğaniyy lehu ma fis semavati ve ma fil ard in îndekum min sultanim bi haza e tekulune alellahi ma la ta’lemun 69. Kul innillezîne yefterune alellahil kezibe la yuflihun 70. Metaun fid dunya summe ileyna merciuhum summe nuzîkuhumul azabeş şedîde bima kanu yekfurun 71. Vetlu aleyhim nebee nuh iz kale li kavmihî ya kavmi in kane kebura aleykum mekamî ve tezkîrîî bi ayatillahi fe alellahi tevekkeltu fe ecmiu emrakum ve şurakaekum summe la yekun emrukum ve şurakaekum summe la yekun emrukum aleykum ğummeten summakdu ileyye ve la tunzîrun 72. Fe in tevelleytum fe ma seeltukum mir ecrv in ecriye illa alellahi ve umirtu en ekune minel muslimîn 73. Fe kezzebuhu fe necceynahu ve min meahu fil fulki ve cealnahum halaife ve ağraknellezîne kezzebu bi ayatina fenzur keyfe kane akîbetul munzerîn 74. Summe beasna mim ba’dihî rusulen ila kavmihim fe cauhum bil beyyinati fe ma kanu li yu’minu bima kezzebu bihî min kabl kezalike natbeu ala kulubil mu’tedîn 75. Summe beasna mim ba’dihim musa ve harune ila fir’avne ve meleihî bi ayatina festekberu ve kanu kavmem mucrimîn 76. Fe lemma caehumul hakku min îndina kalu inne haza le sîhrum mubîn 77. Kale musa e tekulune lil hakkî lemma caekum e sîhrun haza ve la yuflihus sahîrun 78. Kalu e ci’tena li telfitena amma vecedna aleyhi abaena ve tekune lekumel kibriyau fil ard ve ma nahnu lekuma bi mu’minîn 79. Ve kale fir’avnu’tunî bi kulli sahîrin alîm 80. Felemma caes seharatu kale lehum musa elku ma entum mulkun 81. Fe lemma elkav kale musa ma ci’tum bihis sîhr innellahe seyubtîluh innellahe la yuslihu amelel mufsidîn 82. Ve yuhîkkullahul hakka bi kelimatihî ve lev kerihel mucrimun 83. Fe ma amene li musa illa zurriyyetum min kavmihî ala havfim min fir’avne ve meleihim ey yeftinehum ve inne fir’avne lealin fil ard ve innehu le minel musrifîn 84. Ve kale musa ya kavmi in kuntum amentum billahi fealleyhi tevekkelu in kuntum muslimîn 85. Fe kalu alellahi tevekkelna rabbena la tec’alna fitnetel lil kavmiz zalimîn 86. Ve neccina bi rahmetike minel kavmil kafirun 87. Ve evhayna ila musa ve ehîyhi en tebevvea likavmikuma bi mîsra buyutev vec’alu buyutekum kîbletev ve ekîymus salah ve beşşiril mu’minîn 88. Ve kale musa rabbena inneke ateyte fir’avne ve melehu zînetev ve emvalen fil hayetid dunya rabbena li yudîllu an sebîlik rabbenatmis ala emvalihim veşdud ala kulubihim fe la yu’minu hatta yeravul azabel elîm 89. Kale kad ucîbet da’vetukuma festekîyma ve la tettebianni sebîlellezîne la ya’lemun 90. Ve cavezna bi benî israilil bahra fe etbeahum fir’avnu ve cunuduhu bağyev ve adva hatta iza edrakehul ğaraku kale amentu ennehu la ilahe illezî amenet bihî benu israile ve ene minel muslimîn 91. Al ane ve kad asayte kablu ve kunte minel mufsidîn 92. Fel yevme nuneccîke bi bedenike li tekune limen halfeke ayeh ve inne kesîram minen nasi an ayatina le ğafilun 93. Ve le kad bevve’na benî israîle mubevvee sîdkîv ve razaknahum minet tayyibat femahtelefu hatta caehumul îlm inne rabbeke yakdîy beynehum yevmel kîyameti fîma kanu fîhi yahtelifun 94. Fe in kunte fî şekkim mimma enzelna ileyke fes’elillezîne yakraunel kitab min kablike le kad caekel hakku mir rabbike fe la tekununne minel mumterîn 95. Ve la tekunenne minellezîne kezzebu bi ayatillahi fe tekune minel hasirîn 96. İnnellezîne hakkat aleyhim kelimetu rabbike la yu’minun 97. Ve lev caethum kullu ayetin hatta yeravul azabel elîm 98. Fe lev la kanet karyetun amenet fe nefealna îmanuha illa kavme yunus lemma amenu keşefna anhum azabel hîzyi fil hayatid dunya ve metta’nahum ila hîyn 99. Ve lev şae rabbuke le amene men fil erdî kulluhum cemîa e fe ente tukrihun nase hatta yekunu mu’minîn 100. Ve ma kane li nefsin en tu’mine illa bi iznillah ve yec’alur ricse alellezîne la ya’kîlun 101. Kulinzuru maza fis semavati vel ard ve ma tuğnil ayatu ven nuzuru an kavmil la yu’minun 102. Fe hel yentezîrune illa misle eyyamillezîne halev min kablihim kul fentezuru innî meakum minel muntezîrîn 103. Summe nuneccî rusulena vellezîne amenu kezalik hakkan aleyna nuncil mu’minîn 104. Kul ya eyyuhen nasu in kuntum fî şekkim min dînî fe la a’budullezîne ta’budune min dunillahi ve lakin a’budullahellezî yeteveffakum ve umirtu en ekune minel mu’minun 105. Ve en ekîm vecheke lid dîni hanîfa ve la tekunenne minel muşrikîn 106. Ve la ted’u min dunillahi ma la yenfeuke ve la yedurruk fe in fealte fe inneke izem minez zalimîn 107. Ve iy yemseskellahu bi durrin fe la kaşife lehu illa hu ve iy yuridke bi hayrin fe la radde li fadlih yusîybu bihî mey yeşau min îbadih ve huvel ğafurur rahîym 108. Kul ya eyyuhen nasu kad caekumul hakku mir rabbikum fe menihteda fe innema yehtedî li nefsih ve men dalle fe innema yehtedî li nefsih ve men dalle fe innema yedîllu aleyha ve ma ene aleykum bi vekîl 109. Vettebî’ma yuha ileyke vasbir hatta yahkumellah ve huve hayrul hakimîn YUNUF SÛRESİ MEALİ VE ANLAMI Bismillâhirrahmânirrahîm. 1. Elif, Lâm, Râ. Bunlar hikmet dolu Kitab’ın âyetleridir. bir adama insanları uyar ve iman edenlere, Rableri katında kendileri için bir doğruluk makamı bulunduğunu müjdele diye vahyetmemiz, insanlar için şaşılacak bir şey mi oldu ki o kâfirler, “Bu elbette apaçık bir sihirbazdır” dediler? 3. Şüphesiz ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı gün içinde altı evrede yaratan, sonra da Arş’a kurulup işleri yerli yerince düzene koyan Allah’tır. O’nun izni olmaksızın, hiç kimse şefaatçi olamaz. İşte O, Rabbiniz Allah’tır. O hâlde O’na kulluk edin. Hâlâ düşünmüyor musunuz? 4. Hepinizin dönüşü ancak O’nadır. Allah, bunu bir gerçek olarak va’detmiştir. Şüphesiz O, başlangıçta yaratmayı yapar, sonra, iman edip salih ameller işleyenleri adaletle mükâfatlandırmak için onu yaratmayı tekrar eder. Kâfirlere gelince, inkâr etmekte olduklarından dolayı, onlar için kaynar sudan bir içki ve elem dolu bir azap vardır. 5. O, güneşi bir ışık kaynağı, ayı da geceleyin bir aydınlık kaynağı kılan, yılların sayısını ve hesabı bilmeniz için ona menziller takdir edendir. Allah, bunları boş yere değil ancak gerçek ile hikmeti gereğince yaratmıştır. O, âyetlerini, bilen bir topluma ayrı ayrı açıklamaktadır. gece ve gündüzün ard arda değişmesinde, Allah’ın göklerde ve yeryüzünde yarattığı şeylerde, Allah’a karşı gelmekten sakınan bir toplum için pek çok deliller vardır. 7, bize kavuşacağını ummayan ve dünya hayatına razı olup onunla yetinerek tatmin olan kimseler ile âyetlerimizden gafil olanlar var ya; işte onların kazanmakta oldukları günahlar yüzünden, varacakları yer ateştir. 9.Fakat iman edip salih ameller işleyenlere gelince, Rableri onları imanları sebebiyle, hidayete erdirir. Nimetlerle dolu cennetlerde altlarından ırmaklar akar. oradaki duaları, “Seni eksikliklerden uzak tutarız Allah’ım!”, aralarındaki esenlik dilekleri, “selâm”; dualarının sonu ise, “Hamd âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur” sözleridir. Allah, insanlara onların hemen hayra kavuşmayı istedikleri gibi, şerri de acele verseydi, elbette onların ecellerine hükmolunurdu. İşte biz, bize kavuşmayı ummayanları, kendi azgınlıkları içinde bocalar hâlde bırakırız. bir sıkıntı dokundu mu, gerek yan üstü yatarken, gerek otururken, gerekse ayakta iken her hâlinde bu sıkıntıdan kurtulmak için bize dua eder. Ama biz onun bu sıkıntısını ondan kaldırdık mı, sanki kendisine dokunan bir sıkıntı için bize hiç yalvarmamış gibi geçer gider. İşte o haddi aşanlara, yapmakta oldukları şeyler, böylece süslenmiş hoş gösterilmiştir. sizden önceki nice nesilleri peygamberleri, kendilerine apaçık deliller getirdikleri hâlde yalanlayıp zulmettikleri vakit helâk ettik. Onlar zaten inanacak değillerdi. İşte biz suçlu toplumu böyle cezalandırırız. nasıl davranacağınızı görelim diye, onların ardından yeryüzünde sizi onların yerine getirdik. 15. Âyetlerimiz kendilerine apaçık birer delil olarak okunduğunda, öldükten sonra bize kavuşmayı ummayanlar, “Ya bize bundan başka bir Kur’an getir veya onu değiştir” dediler. De ki “Onu kendiliğimden değiştirmem benim için olacak şey değildir. Ben ancak bana vahyolunana uyarım. Eğer Rabbime isyan edecek olursam, elbette büyük bir günün azabından korkarım.” ki “Eğer Allah dileseydi, ben size onu okumazdım, Allah da size onu bildirmezdi. Ben sizin aranızda bundan Kur’an’ın inişinden önce kırk yıllık bir ömür yaşadım. Hiç düşünmüyor musunuz?” Allah’a karşı yalan uydurandan veya O’nun âyetlerini yalanlayandan daha zâlim kimdir? Şüphe yok ki böyle suçlular asla kurtuluşa ermezler. bırakıp, kendilerine ne zarar, ne de fayda verebilecek şeylere tapıyorlar ve “İşte bunlar Allah katında bizim şefaatçılarımızdır” diyorlar. De ki “Siz, Allah’a göklerde ve yerde O’nun bilmediği bir şeyi mi haber veriyorsunuz!? O, onların ortak koştukları şeylerden uzaktır, yücedir.”. başlangıçta tevhit inancına bağlı tek bir ümmet idiler; sonra ayrılığa düştüler. Eğer azabın ertelenmesiyle ilgili olarak ezelde Rabbinden bir söz geçmiş olmasaydı, ayrılığa düştükleri hususlarda aralarında derhal hüküm verilir işleri bitirilirdi. 20.“Ona peygambere Rabbinden bir mucize indirilse ya!” diyorlar. De ki “Gayb ancak Allah’ındır. Bekleyin, şüphesiz ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim!” dokunan bir sıkıntıdan sonra, insanlara bir rahmet ferahlık ve mutluluk tattırdığımız zaman, bir de bakarsın ki âyetlerimiz hakkında onların bir tuzakları birtakım tertipleri ve asılsız iddiaları vardır. De ki “Allah, daha çabuk tuzak kurar.” Şüphesiz elçilerimiz melekler kurmakta olduğunuz tuzakları yazıyorlar. sizi karada ve denizde gezdirip dolaştırandır. Öyle ki gemilerle denize açıldığınız ve gemilerinizin içindekilerle birlikte uygun bir rüzgârla seyrettiği, yolcuların da bununla sevindikleri bir sırada ona şiddetli bir fırtına gelip çatar ve her taraftan dalgalar onlara hücum eder de çepeçevre kuşatıldıklarını batıp boğulacaklarını anlayınca dini Allah’a has kılarak “Andolsun, eğer bizi bundan kurtarırsan, mutlaka şükredenlerden olacağız” diye Allah’a yalvarırlar. onları kurtarınca, bir de bakarsın ki yeryüzünde haksız yere taşkınlık yapıyorlar. Ey İnsanlar! Sizin taşkınlığınız, sırf kendi aleyhinizedir. Bununla sadece dünya hayatının yararını elde edersiniz. Sonunda dönüşünüz bizedir. Biz de bütün yaptıklarınızı size haber vereceğiz. hayatının hâli, ancak gökten indirdiğimiz bir yağmurun hâli gibidir ki, insanların ve hayvanların yedikleri yeryüzü bitkileri onunla yetişip birbirine karışmıştır. Nihayet yeryüzü o bitkilerle bütün zinet ve güzelliklerini alıp süslendiği ve sahipleri de onun üzerine her türlü tasarrufa kadir olduklarını sandıkları bir sırada, geceleyin veya güpegündüz ansızın ona emrimiz afetimiz geliverir de, bunları, sanki dün yerinde hiç yokmuş gibi, kökünden yolunmuş bir hâle getiririz. İşte düşünen bir toplum için, âyetleri böyle ayrı ayrı açıklıyoruz. esenlik yurduna çağırır ve dilediğini doğru yola iletir. iş yapanlara karşılık olarak daha güzeli ve bir de fazlası vardır. Onların yüzlerine ne bir kara bulaşır, ne de bir zillet. İşte onlar cennetliklerdir ve orada ebedî kalacaklardır. işler yapmış olanlara gelince, bir kötülüğün cezası misliyledir ve onları bir zillet kaplayacaktır. Onları Allah’ın azabından koruyacak hiçbir kimse de yoktur. Sanki yüzleri, karanlık geceden parçalarla örtülmüştür. İşte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedî kalacaklardır. hepsini bir araya toplayacağımız, sonra da Allah’a ortak koşanlara, “Siz de, ortaklarınız da yerinizde bekleyin” diyeceğimiz günü düşün. Artık onların ortak koştuklarıyla aralarını tamamen ayırırız ve ortak koştukları derler ki “Siz bize ibadet etmiyordunuz.” 29.“Şimdi ise sizin bize tapınmanızdan habersiz olduğumuza dair sizinle bizim aramızda şâhit olarak Allah yeter.” herkes daha önce yaptığı şeyleri yoklayacak ve kendi akıbetini öğrenecek, hepsi de gerçek sahipleri olan Allah’a döndürülecekler ve ilâh diye uydurdukları şeyler onları yüzüstü bırakıp kendilerinden kaybolup gidecektir. ki “Sizi gökten ve yerden kim rızıklandırıyor? Ya da işitme ve görme yetisi üzerinde kim mutlak hâkimdir? Ölüden diriyi, diriden ölüyü kim çıkarıyor? İşleri kim yürütüyor?” “Allah” diyecekler. De ki “O hâlde, Allah’a karşı gelmekten sakınmayacak mısınız?” O, sizin gerçek Rabbiniz olan Allah’tır. Hak’tan sonra sadece sapıklık vardır. O hâlde, nasıl oluyor da Hak’tan döndürülüyorsunuz? yoldan çıkanlar hakkındaki, “Onlar artık imana gelmezler” sözü, işte böylece gerçekleşmiştir. ki “Allah’a koştuğunuz ortaklarınızdan, başlangıçta yaratmayı yapacak, sonra onu tekrarlayacak kimse var mı?” De ki “Allah, başlangıçta yaratmayı yapar, sonra onu tekrar eder. O hâlde, nasıl oluyor da haktan çevriliyorsunuz?” ki “Allah’a koştuğunuz ortaklarınızdan hakka iletecek olan bir kimse var mı?” De ki “Hakka Allah iletir.” Öyle ise, hakka ileten mi uyulmaya daha lâyıktır, yoksa iletilmedikçe doğru yolu bulamayan kimse mi? Ne oluyor size? Nasıl hüküm veriyorsunuz?” çoğu ancak zannın ardından gider. Oysa zan, hak namına hiçbir şeyin yerini tutmaz. Şüphesiz Allah, onların yapmakta olduklarını hakkıyla bilendir. Kur’an, Allah’tan indirilmiş olup başkası tarafından uydurulmamıştır. Fakat o, kendinden öncekileri doğrulayıcı ve Kitab’ı Allah’ın Levh-i Mahfuz’daki yazısını açıklayıcı olarak, indirilmiştir. Bunda hiçbir şüphe yoktur. O âlemlerin Rabbi tarafındandır. 38. Yoksa onu Muhammed kendisi uydurdu mu diyorlar? De ki “Eğer doğru söyleyenler iseniz, haydi siz de onun benzeri bir sûre getirin ve Allah’tan başka, çağırabileceğiniz kim varsa onları da yardıma çağırın. öyle değil. Onlar, ilmini kavrayamadıkları ve kendilerine yorumu gelmemiş olan bir şeyi yalanladılar. Kendilerinden öncekiler de peygamberleri ve onlara indirilen kitapları böyle yalanlamışlardı. Bak, o zalimlerin sonu nasıl oldu. 40. İçlerinden öylesi var ki ona Kur’an’a inanır; yine onlardan öylesi de var ki ona inanmaz. Rabbin bozguncuları daha iyi bilendir. onlar seni yalanlarlarsa, de ki “Benim işim bana aittir; sizin işiniz de size. Siz benim yaptığımdan uzaksınız; ben de sizin yapmakta olduğunuz şeylerden uzağım sorumlu değilim.” sana kulak verenler de vardır. Fakat sağırlara, hele akılları da ermiyorsa, sen mi işittireceksin? sana bakanlar da vardır. Fakat körlere, hele gerçeği görmüyorlarsa, sen mi doğru yolu göstereceksin? Allah, insanlara hiçbir şekilde zulmetmez; fakat insanlar kendilerine zulmederler. 45. Onları yeniden diriltip hepsini bir araya toplayacağı gün, sanki gündüzün bir saatinden başka kalmamışlar yeni ayrılmışlar gibi, aralarında tanışırlar. Allah’a kavuşmayı yalan sayanlar, ziyana uğramış ve doğru yolu bulamamışlardır. 46. Onları tehdit ettiğimiz şeylerin bir kısmını sana göstersek de, göstermeden seni vefat ettirsek de sonunda onların dönüşü bizedir. Sonra, Allah onların yapmakta olduklarına da şahittir. ümmetin bir peygamberi vardır. Onların peygamberi geldiği tebliğini yaptığı zaman, aralarında adaletle hükmedilir ve onlara asla zulmedilmez. 48.“Eğer doğru söyleyenler iseniz, söyleyin bu tehdit ne zaman gerçekleşecek?” diyorlar. ki “Allah dilemedikçe, ben kendime bile ne bir zarar, ne de fayda verme gücüne sahibim. Her milletin bir eceli vardır. Onların eceli geldi mi, ne bir an geri kalabilirler ne de öne geçebilirler.” ki “Söyleyin bakalım, O’nun azabı size geceleyin veya gündüzün ansızın gelecek olsa, suçlular bunun hangisini acele isterler?!” Bunların hiçbiri istenecek bir şey değildir. 51.Onlara “Azap gerçekleştikten sonra mı O’na iman ettiniz? Şimdi mi!? Oysa siz onu acele istiyordunuz” denilecek. 52. Sonra da zulmedenlere, “Ebedî azabı tadın! Siz ancak vaktiyle kazanmakta olduğunuzun cezasına çarptırılıyorsunuz” denilecektir. 53.“O azap gerçek midir?” diye senden haber soruyorlar. De ki “Evet, Rabbime andolsun ki o elbette gerçektir. Siz bu konuda Allah’ı âciz kılacak değilsiniz.” 54. O gün zulmetmiş olan herkes, eğer yeryüzündeki her şeye sahip olsa, kendini kurtarmak için onu fidye verir. Azabı gördüklerinde, için için derin bir pişmanlık duyarlar. Onlara zulmedilmeksizin aralarında adaletle hükmedilir. ki, göklerdeki her şey, yerdeki her şey Allah’ındır. Yine bilesiniz ki, Allah’ın va’di haktır. Fakat onların çoğu bunu bilmez. diriltir ve öldürür; ancak O’na döndürüleceksiniz. 57. Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifâ ve inananlar için yol gösterici bir rehber ve rahmet olan Kur’an geldi. ki “Ancak Allah’ın lütuf ve rahmetiyle, yalnız bunlarla sevinsinler. Bu, onların toplayıp durduklarından daha hayırlıdır.” ki “Allah’ın size indirdiği; sizin de, bir kısmını helâl, bir kısmını haram kıldığınız rızıklar hakkında ne dersiniz?” De ki “Bunun için Allah mı size izin verdi, yoksa Allah’a iftira mı ediyorsunuz?” 60. Allah’a karşı yalan uyduranların, kıyamet günü hakkındaki zanları nedir? Şüphesiz Allah insanlara karşı çok lütufkârdır, fakat onların çoğu O’nun nimetlerine şükretmezler. 61.Ey Muhammed! Sen hangi işte bulunursan bulun, ona dair Kur’an’dan ne okursan oku ve ey insanlar, sizler de hangi şeyi yaparsanız yapın, siz ona daldığınızda biz sizi mutlaka görürüz. Ne yerde, ne de gökte, zerre ağırlığınca, hatta bu zerreden daha küçük veya daha büyük olsun, hiçbir şey Rabbinden uzak ve gizli olmaz; hepsi muhakkak apaçık bir kitapta Levh-i Mahfuz’da yazılıdır. 62. Bilesiniz ki, Allah’ın dostlarına hiçbir korku yoktur. Onlar üzülmeyeceklerdir de. iman etmiş ve Allah’a karşı gelmekten sakınmış olanlardır. hayatında da, ahirette de onlar için müjde vardır. Allah’ın sözlerinde hiçbir değişme yoktur. İşte bu büyük başarıdır. inkârcıların sözleri seni üzmesin. Çünkü bütün güç Allah’ındır. O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. ki göklerde kim var, yerde kim varsa, hep Allah’ındır. Allah’tan başkasına tapanlar gerçekte Allah’a koştukları ortaklara tâbi olmuyorlar. Şüphesiz onlar ancak zanna uyuyorlar ve sadece yalan söylüyorlar. içinde dinlenesiniz diye geceyi sizin için karanlık; gündüzü ise aydınlık kılandır. Şüphesiz bunda işiten bir toplum için ibretler vardır. 68. “Allah, bir çocuk edindi” dediler. O, bundan uzaktır. O, her bakımdan sınırsız zengindir. Göklerdeki her şey, yerdeki her şey O’nundur. Bu konuda elinizde hiçbir delil de yoktur. Allah’a karşı bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz? 69. De ki “Allah hakkında yalan uyduranlar asla kurtuluşa eremezler.” için dünyada geçici bir yararlanma vardır. Sonra dönüşleri bizedir. Sonra da, inkâr etmekte olduklarına karşılık onlara şiddetli azabı tattıracağız. haberini onlara oku. Hani o, bir vakit kavmine şöyle demişti “Ey kavmim! Eğer benim konumum ve Allah’ın âyetleriyle öğüt vermem size ağır geliyorsa, biliniz ki ben sadece Allah’a dayanıp güvenmişim. Artık siz de bana ne yapacağınızı ortaklarınızla beraber kararlaştırın ki, işiniz size dert olmasın! Bundan sonra bana hükmünüzü uygulayın; bana mühlet de vermeyin! yüz çeviriyorsanız, sizden zaten hiçbir ücret istemedim. Benim ücretim, ancak Allah’a aittir. Bana müslümanlardan olmam emredildi.” yine de yalanladılar. Biz de onu ve onunla beraber gemide bulunanları kurtardık ve onları ötekilerin yerine geçirdik. Âyetlerimizi yalanlayanları da suda boğduk. Bak, uyarılan fakat söz anlamayanların sonu nasıl oldu! onun ardından birçok peygamberi kendi toplumlarına gönderdik. Onlara apaçık mucizeler getirdiler. Fakat onlar önceden yalanlamakta oldukları şeye inanacak değillerdi. İşte biz haddi aşanların kalplerini böylece mühürleriz. bunların ardından Firavun ile ileri gelenlerine de Mûsâ ve Hârûn’u mucizelerimizle gönderdik. Ama büyüklük tasladılar ve suçlu bir toplum oldular. kendilerine hak mucize gelince, “Şüphesiz bu, apaçık bir sihirdir” dediler. “Size hak gelince, onun hakkında böyle mi diyorsunuz? Bu bir sihir midir? Oysa sihirbazlar, iflah olmazlar!” dedi. ki “Bizi atalarımızı üzerinde bulduğumuz yoldan döndüresin de yeryüzünde hâkimiyet devlet ikinizin eline geçsin diye mi bize geldin? Biz ikinize de inanmıyoruz.” “Bütün usta sihirbazları bana getirin” dedi gelince Mûsâ onlara, “Atacağınızı atın hünerinizi ortaya koyun” dedi. 81. Sihirbazlar atacaklarını atınca, Mûsâ dedi ki “Sizin bu yaptığınız sihirdir. Allah, onu elbette boşa çıkaracaktır. Çünkü Allah, bozguncuların işini düzeltmez. hoşuna gitmese de, Allah, hakkı sözleriyle gerçekleştirecektir.” ve ileri gelenlerinin kötülük yapmaları korkusu ile kavminin küçük bir bölümünden başkası Mûsâ’ya iman etmedi. Çünkü Firavun, o yerde zorba bir kişi idi. O, gerçekten aşırı gidenlerdendi. “Ey kavmim! Eğer siz gerçekten Allah’a iman etmişseniz, eğer O’na teslim olmuş kimseler iseniz, artık sadece O’na tevekkül edin” dedi. da şöyle dediler “Biz yalnız Allah’a tevekkül ettik. Ey Rabbimiz, bizi zalimler topluluğunun baskı ve şiddetine maruz bırakma!” rahmetinle o kâfirler topluluğundan kurtar. ve kardeşine, “Kavminiz için Mısır’da sığınak olarak evler hazırlayın ve evlerinizi namaz kılınacak yerler yapın. Namazı dosdoğru kılın. Mü’minleri müjdele” diye vahyettik. şöyle dedi “Ey Rabbimiz! Gerçekten sen Firavun’a ve onun ileri gelenlerine, dünya hayatında nice zinet ve mallar verdin. Ey Rabbimiz, yolundan saptırsınlar diye mi? Ey Rabbimiz, sen onların mallarını silip süpür ve kalplerine darlık ver, çünkü onlar elem dolu azabı görünceye kadar iman etmezler.” da, “Her ikinizin de duası kabul edildi. Öyleyse dürüst olmakta devam edin ve sakın bilmeyenlerin yolunda gitmeyin” dedi. denizden geçirdik. Firavun da, askerleriyle birlikte zulmetmek ve saldırmak üzere, derhal onları takibe koyuldu. Nihayet boğulmak üzere iken, “İsrailoğulları’nın iman ettiğinden başka hiçbir ilâh olmadığına inandım. Ben de müslümanlardanım” dedi. mi?! Oysa daha önce isyan etmiş ve bozgunculardan olmuştun. de bugün bedenini, arkandan geleceklere ibret olman için, kurtaracağız. Çünkü insanlardan birçoğu âyetlerimizden gerçekten habersizdir. biz İsrailoğullarını çok güzel bir yurda yerleştirdik ve onlara temiz rızıklar verdik. Kendilerine bilgi gelinceye kadar ayrılığa düşmediler. Şüphesiz ki, ayrılığa düşmüş oldukları şeyler hakkında Rabbin kıyamet günü aralarında hükmünü verecektir. sana indirdiğimiz şeyden şüphe içinde isen, senden önce Kitab’ı Tevrat’ı okuyanlara sor. Andolsun ki, sana Rabbinden hak gelmiştir. O hâlde, sakın şüphe edenlerden olma! Allah’ın âyetlerini yalanlayanlardan da olma! Yoksa zarara uğrayanlardan olursun. 96, haklarında Rabbinin sözü hükmü gerçekleşmiş olanlar, kendilerine bütün mucizeler gelse bile, elem dolu azabı görünceye kadar inanmazlar. kavminden başka, keşke azabı görmeden iman edip, imanı kendisine fayda veren bir tek memleket halkı olsaydı! Yûnus’un kavmi iman edince, dünya hayatında sürüklenebilecekleri rezillik azabını onlardan uzaklaştırmış ve onları belli bir zamana kadar yararlandırmıştık. Rabbin dileseydi, yeryüzünde bulunanların hepsi elbette topyekûn iman ederlerdi. Böyle iken sen mi mü’min olsunlar diye, insanları zorlayacaksın? izni olmadıkça, hiçbir kimse iman edemez. Allah, azabı akıllarını güzelce kullanmayanlara verir. ki “Göklerde ve yerde neler var, bir baksanıza.” Fakat âyetler ve uyarılar, inanmayan bir topluma hiçbir fayda sağlamaz. sadece, kendilerinden önce gelip geçenlerin başlarına gelen azap dolu günlerin benzerini mi bekliyorlar? De ki “Bekleyin bakalım, ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim.” resûllerimizi ve iman edenleri kurtarırız. Ey Muhammed! Aynı şekilde üzerimize bir hak olarak, inananları da kurtaracağız. ki “Ey insanlar, eğer benim dinimden herhangi bir şüphede iseniz, bilin ki ben, Allah’ı bırakıp da sizin taptıklarınıza tapmam, fakat sizin canınızı alacak olan Allah’a kulluk ederim. Bana mü’minlerden olmam emrolundu.” 105,106. Yine bana şöyle emredildi “Hakka yönelen bir kimse olarak yüzünü dîne çevir. Sakın Allah’a ortak koşanlardan olma. Allah’ı bırakıp da sana ne fayda ve ne de zarar verebilecek olan şeylere yalvarma. Eğer böyle yaparsan, şüphesiz ki sen zâlimlerden olursun.” Allah sana herhangi bir zarar verecek olursa, bil ki onu, O’ndan başka giderebilecek yoktur. Eğer sana bir hayır dilerse, O’nun lütfunu engelleyebilecek de yoktur. O, bunu kullarından dilediğine eriştirir. O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir. ki “Ey insanlar, size Rabbinizden gerçek Kur’an gelmiştir. Artık kim doğru yola girerse, ancak kendisi için girer. Kim de saparsa ancak kendi aleyhine sapar. Ben sizden sorumlu değilim.” 109.Ey Muhammed! Sana vahyolunana uy ve Allah hükmünü verinceye kadar sabret. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır. Kalem Duası; Kuran-ı Kerimde ki 68. suredir. Fakat inme sırasına bakılacak olursa 2. sırada yer alır. İsmini birinci ayette yer alan 'kalem' sözcüğünden almıştır. Kalem Suresi 52 ayetten meydana gelir. Vahiy olarak Alak Suresinin devamında gelir. Kuran-ı Kerimde Mülk Suresinin hemen ardında yer alır. Alak Suresinde yer alan kısa ve öz olan bilgiler Kalem Suresinde ayrıntılı bir biçimde anlatılmıştır. Bu nedenle Kalem Suresini tam olarak anlamak için öncelik olarak Alak Suresi okunmalı, Kerim her derde deva olan ilaçtır. Kuran-ı Kerimde yer alan her bir surenin ayrı ayrı bir sürü sırları, faydaları, faziletleri vardır. Yalnızca bir yol gösterici değildir. Aynı zamanda maddi ve manevi olan her türlü derde, isteğe, dileğe çaredir. Kuran-ı Kerimdeki her sure her çeşit dua için okunur ve bu sureler duaların kabulü için büyük vesilelerdir. Okuyan Müslümanların içlerinde ferahlama, huzur, dinginlik verir. Ve Allah'a yaklaşmayı nasip eder. Kalem Duası FaziletleriKalem suresi sınava girecek olan öğrencilerin kalemine 1,3 yahut 7 kez okunduğu zaman Allah'ın izni ve inayeti ile öğrencinin zihni açılır, kalemi güçlenir ve başarılı suresini her gün okumaya devam edenler zalimlerin yapacağı zulümden korunur, her türlü muradın, isteğin gerçekleşmesi Yüce Allah'ın izni ile suresi 10 kez okunduğu takdirde başa gelecek kaza, bela ve musibetlerden emin olunur ve kabul olunmasını istediği dileği, muradı ne varsa kabul suresinin ilk 5 ayetini okuyan kişilerde zihin açıklığı olur. Ezber yapma problemi olan kişiler bu surenin ilk 5 ayetini bol bol meydana gelen çıban, yara ve benzeri durumlar için Kalem suresinin 16-19 ayetleri 1 kez okunduktan sonra 20. ayetini 7 kez okunur. Allah'ın izni ile vücutta oluşan yaralar şifa alimleri nazardan korunmak ve kurtulma amacı ile Kalem suresinin 51-52. ayetlerini okumuşlar ve Müslümanlarada okumalarını tavsiye etmişlerdir. Eğer kişi nazara uğramış ise bu ayetlerin 7 kez okunması ve Allah'ın inayeti, izni ile şifasını bulur. Kendisine nazar değen kişinin durumu ağır ise Kalem suresinin 51-52. ayetleri 10-40 veya 100 kez bir su üzerine okunur. Hasta olan kişi okunmuş suyun bir kısmını içer bir kısmı ise hastanın tüm vücuduna sürülür. Allah'ın inayeti, izni ile şifasını olan insanların kıskançlığından ve gözü aç olan insanların kötü gözlerinden, bakışlarından zarar görmemek için temiz bir kağıt üzerine Euzu besmele yazıldıktan sonra Kalem suresinin 51-52. ayetleri 25 kez yazılır, ayetlerin yazılı olduğu kağıt 7 kat bir naylon poşet ile sarılıp sarmalanır. Korunmak isteyen kişi bu kağıdı üzerinde taşımalıdır. Son Güncelleme 035456 Kalem Duası ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz. 0 Yorum Yapılmış "Kalem Duası" Kayıtlı yorum bulunamadı ilk yorumu siz ekleyin Anında Kabul Olan Dua Anında Kabul Olan Dua Dua ile ilgili olarak alimlerin bildirdiği iki husus vardır Bunlardan birinin duaya mutlaka cevap verildiği, diğerinin ise kabul edildiği şeklindedir. Buradan anlaşıldığı üzere duaya Cenabı Allah’ın cevap vermesi ayrı, kabu... Haksızlığa Uğrayanın Duası Haksızlığa uğrayanın duası, Allahu Teala mazlumların kimsesizlerin yanında olduğunu bildirir. Bildirerek onlara karşı zalimlik yapan onları aşağılayarak fakir gören kişileri hekal edeceğini buyurmuştur. Bu sebepten dolayı kişiye zulme ve haksızlığa u... Cüzdan Duası Cüzdan Duası; Helalinden çalışan her kişinin arzusu, bereketli kazanç elde etmek, kazancının bereketini görebilmektir. Bereketi olmayan mal, para ya da her türlü rızık bir elden diğer ele geçene kadar uçup giden tüy gibidir. malın ya da paranın ne ka... İsmi Azam Duası İsmi Azam Duası; Kulun en çok ettiği dua; ettiği duaların kabul olunmasıdır. Duanın kabul olunması en büyük mutluluktur ve kul duasının kabulü için gerekli her şartı öğrenip uygulamak için çok titizlenir. Allah Rasulu dahi kabul olunmayacak ... Müşteri Çekme Duası Müşteri Çekme Duası; Müşteri çekme duasının amacı; iş yerimizdeki bolluk ve bereketi arttırmak kazancımızı yükseltmek amacı ile olur. Şunu belirtmek isteriz ki; her insanın tayin edilmiş belli bir rızkı vardır. Öncelikle bir insan işinin bollaşmasını... Rabbi Yessir Duası Rabbi yessir duası, Kuran-ı Kerim'de geçen bir ayet değildir. Bir duadır. Rabbi Yessir duası işleri kolaylaştırmak için okunan, okunduğu zaman insana bir ferahlık ve rahatlık veren bir duadır. Allah bütün mümin kullar için kolaylık diler zorluk istem... Sevgiliye Dua Sevgiliye dua, insanoğlu yaşadığı sürece bir çok şey için dua etmektedirler. Bu duaların içerisinde en çok sevgiliye dualar edilmektedir. Yaşanılan sorunlardan kaynaklı edilen dualar, kavuşmak için edilen dualar, evlenmek için edilen dualar, her ş... Hayırlı İş Duası Hayırlı iş duası; günümüzde insanlar geçimlerini para ile sağlamaktadır. Tabii ki para kazanmak için bir işte çalışmak gerekir. Herkes kendi yeteneğine ve eğitimine göre iş arar yada böyle bir işte çalışır. Müslüman bir insanın çalıştığı işte arayaca... Kendini Sevdirme Duası Kendini sevdirme duası; İnsanoğlu doğası gereği sevgi görmek, sayılmak ister. İnsanoğlunun sadece maddi değil manevi ve ruhi ihtiyaçları da vardır. Bu ihtiyaçların hepsini karşılayabildiği zaman mutlu olur ve etrafındakileri de mutlu eder. Kişi eğer ... Rüyada İstediğini Görmek İçin Dua Rüyada istediğini görmek için dua, kişinin yatmadan önce yapacağı dualar ile rüyasında görmek istediği şeyleri göreceği belirtilmektedir. Dinimizde istihare olarak belirtilen bu uygulamanın yapılması halinde kişinin hakkında hayırlı olan şeyi veya ha... Kötülerin Şerrinden Korunmak İçin Dua Kötülerin Şerrinden Korunmak İçin Dua, her kişiye karşı iyi olmak ve bu dünyada rahat ve huzurlu bir yaşam sürmek acaba mümkün mü? Çünkü şeytan bitkiler ve hayvanlar üzerinde değil, insanların üzerinde kötülüğü yürütmeye devam etmektedir. İnsan ne ka... Şans Açma Duası Şans açma duası, günlük yaşantısında kişiler işlerinin yolunda gitmesi ve şanslarının önü açık olsun diye bir takım dualar ederler. Bu durum iş, para, aşk veya sağlık gibi her konuda olabilir. İnsan her konuda şansının iyi gitmesini ister. Fakat herk... Anında Kabul Olan Dua Haksızlığa Uğrayanın Duası Cüzdan Duası İsmi Azam Duası Müşteri Çekme Duası Rabbi Yessir Duası Sevgiliye Dua Hayırlı İş Duası Kendini Sevdirme Duası Rüyada İstediğini Görmek İçin Dua Kötülerin Şerrinden Korunmak İçin Dua Şans Açma Duası Bolluk Bereket Duası İsrafu Umar Duası Beddua Duası Yağmur Yağarken Okunacak Dua İçkiyi Bıraktırma Duası Elhamdülillah Duası Vakıa Suresi Duası İkna Etme Duası Güçlü Olmak İçin Dua Yüz Güzelliği İçin Okunacak Dua Para Duası Bağışlama Duası Koruma Duası Mahkeme Duası Besmele Duası Rukye Duası Mübin Duası 21 Besmele Duası Popüler İçerik Bolluk Bereket Duası Bolluk Bereket Duası, aile içerisinde yaşanabilecek maddi ve manevi sıkıntılara karşı okunulan, işyerlerinde oluşacak veya oluşmuş olan sıkıntıların g... İsrafu Umar Duası israfu umar duası sahih kaynaklarda olmayan bir duadır. Kesinlikle ayet ya da hadis kaynaklı değildir. Rızık için okunması tavsiye edilen, bir kaç gün... Beddua Duası Beddua duası; Kafirlerin, zalimlerin, fasıkların ve isyankar kimselerin ıslah olmaları için dua etmek gerektiği gibi, mü'minlerin daima iyiliği için d... Yağmur Yağarken Okunacak Dua Yağmur yağarken okunacak dua, Özellikle yağmur yağdığı zaman Allah'a şükür edilmesi ile birlikte Peygamber Efendimize Salat getirilmesi oldukça önemli... İçkiyi Bıraktırma Duası İçkiyi Bıraktırma Duası; İnsanın bedenine ve aklına zafiyet veren, yaptığı işi ve söylediği sözü bilmez duruma getiren her şey haramdır. Beden ve akıl... Elhamdülillah Duası Elhamdülillah Duası Hamd ve şükür Allahü tealaya mahsustur, bütün nimetler O'ndandır. Elhamdülillah demek şükürlerin en başı muhakkak ki en hayırlısı... Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an MealiOnlar iplerini ve değneklerini atınca Musa,"Sizin getirdiğiniz şey büyüdür, Allah onu mutlaka boşa çıkaracaktır. Çünkü Allah bozguncuların işini düzeltmez!" Okuyan Kur’an Meal-TefsirOnlar iplerini atınca Musa şunu söylemişti "Sizin getirdiğiniz şey bilinen bir büyüdür. Şüphesiz ki Allah onu boşa çıkaracaktır." Şüphesiz ki Allah bozguncuların işini Yüksel Mesaj Kuran ÇevirisiOnlar atınca, Musa "Sizin bu getirdiğiniz bir büyüdür. ALLAH elbette onu boşa çıkaracaktır. ALLAH bozguncuların işlerini düzeltmez" dedi.*Onlar, atacaklarını atınca Musa "Sizin bu yaptığınız sihirdir. Allah onu boşa çıkaracaktır. Allah, bozguncuların işini düzeltmez." Vakfı Süleymaniye Vakfı MealiOnlar ellerindeki ipleri ve değnekleri atınca Musa dedi ki "Bu yaptığınız tümüyle sihirdir. Allah onu boşa çıkaracaktır. Allah bozguncuların işini yoluna koymaz."Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim GerçekOnlar atınca, Musa, şöyle dedi "Sizin getirdiğiniz büyüdür. Kuşkusuz, Allah, onu işe yaramaz kılacaktır. Kuşkusuz, Allah, bozgunculuk yapanların işlerini düzeltmez!"Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’anOnlar gözbağcılığa dayalı düzeneklerini atınca Musa dedi ki "Sizin karşıma çıkardığınız sadece sihir! Elbette Allah bunu boşa çıkaracaktır çünkü Allah fesatçıların işini amacına Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim MealiOnlar hünerlerini ortaya koyunca Musa dedi ki "Sergilediğiniz şey büyüdür. Allah onu mutlaka hükümsüz kılacaktır. Çünkü Allah, bozguncuların işini düzgün yürütmez."Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe AnlamıOnlar atınca, Musa dedi ki "Sizlerin ortaya getirdiğiniz büyüdür. Doğrusu Allah onu geçersiz kılacaktır. Şüphesiz Allah, bozgunculuk çıkaranların işini düzeltmez."Elmalılı sadeleştirilmiş Attıklarında Musa dedi ki "Bu sizin yaptığınız sihirdir. Muhakkak Allah onu iptal edecektir. Şüphesiz ki, Allah fesatçıların işini düzeltmez."Muhammed Esed Kur'an MesajıBöylece onlar asalarını atıp gözbağcılık yoluyla izleyenleri etkileyince Musa onlara "Bu yaptığınız sihirden başka bir şey değil; Allah bunu mutlaka boşa çıkaracaktır! Gerçek şu ki, Allah bozgunculuk yapanların işini asla ileri İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe MealiSihirbazlar atacaklarını atınca, Musa dedi ki "Sizin bu yaptığınız sihirdir. Allah, onu elbette boşa çıkaracaktır. Çünkü Allah, bozguncuların işini Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce MealiVakta ki attılar, Musa bu, sizin yaptığınız dedi sihir, her halde Allah, onu ibtal edecek, her halde Allah, müfsidlerin ameline salah vermezSüleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce MealiOnlar iplerini ve değneklerini atınca Musa; "Sizin getirdiğiniz şey, büyüdür, dedi. Allah, onu mutlaka boşa çıkaracaktır. Çünkü Allah bozguncuların işini düzeltmez!"Onlar atınca, Musa dedi ki "Sizlerin ortaya getirdiğiniz büyüdür. Doğrusu Tanrı onu geçersiz kılacaktır. Şüphesiz Tanrı, bozgunculuk çıkaranların işini düzeltmez."Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i KerimVaktaki onlar atdılar. Musa dedi ki "Bu sizin meydana getirdiğiniz yapdığınız şey sihirdir. Allah şübhesiz ki onun boşluğunu, asılsızlığını meydana çıkaracakdır. Allah elbette fesadcıların işini atacaklarını atınca; Musa dedi ki Bu sizin yaptığınız sihirdir, Allah onu boşa çıkaracaktır. Allah, elbette fesadçıların işini Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe AnlamıOnlar, ortaya koyunca, Musa -Yaptığınız şeyler sihirdir. Şüphesiz Allah onları boşa çıkaracaktır. Allah bozguncuların işlerini düzeltmez, Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali81-82 Onlar iplerini ve değneklerini atınca Musa şöyle dedi "Yaptığınız şey, sihirdir. Allah onu boşa çıkaracaktır. Çünkü Allah bozguncuların işini düzeltmez. Mücrimler hoşlanmasa da, Allah sözleriyle gerçeği ortaya çıkaracaktır."Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an ÇözümüNe zaman ki attılar, Musa "Sizin ortaya koyduğunuz sihir kuvvenizdir! Muhakkak ki Allah onu geçersiz kılacaktır! Şüphesiz ki Allah bozguncuların yaptığı işi olumlu sonuçlandırmaz!"Edip Yüksel Eski Baskı Mesaj Kuran ÇevirisiOnlar atınca, Musa 'Sizin bu getirdiğiniz bir büyüdür. ALLAH elbette onu boşa çıkaracaktır. ALLAH bozguncuların işlerini düzeltmez,' Aktaş Eski Baskı Kerim Kur'anOnlar, atacaklarını atınca Musa "Sizin bu yaptığınız sihirdir. Allah onu boşa çıkaracaktır. Allah, bozguncuların işini düzeltmez." Khalifa The Final TestamentWhen they threw, Moses said, "What you have produced is magic, and GOD will make it fail. GOD does not support the transgressors' work."The Monotheist Group The Quran A Monotheist TranslationSo when they cast, Moses said "What you have brought is magic, God will disable it. God does not set right the works of the corrupters."Edip-Layth Quran A Reformist TranslationSo when they cast, Moses said, "What you have brought is magic, God will falsify it. God does not set right the work of the corrupters." Eğer bir kişi büyüye maruz kalmışsa;aşağıdaki ayeti 40 defa temiz ve düz bir parşümene yazar ve suyundan içer birazıylada yüzünü yıkarsa Allah’ın izniyle şifaya kavuşur. Vettebeu ma tetlüş şeyatiynü ala mülki Süleyman, ve ma kefera süleymanü ve lakinneş şeyatiyne keferu yüallimunen nasas sihra ve ma ünzile alel melekeyni bi babile harute ve marut, ve ma yüallimani min ehadin hatta yekula innema nahnü fitnetün fe la tekfür, fe yeteallemune minhüma ma yüferrikune bihi beynel mer’i ve zevcih, ve ma hüm bi darrine bihi min ehadin illa bi iznillah, ve yeteallemune ma yedurruhüm ve la yenfeuhüm, ve le kad alimu le menişterahü ma lehu fil ahirati min halakiv ve le bi’se ma şerav bihi enfüsehüm, lev kanu la’lemun Sümme beasna mim ba’dihim musa bi ayatina ila fir’avne ve meleihi fe zalemu biha fenzur keyfe kane akibetül müfsidin Ve kale musa ya fir’avnü inni rasulüm mir rabbil alemin Hakiykun ala el la ekule alellahi illel hakk kad ci’tümü bi beyyinetim mir rabbiküm fe ersil meiye beni İsrail Kale in künte ci’te bi ayetin fe’ti biha in künte mines sadikiyn Fe elka asahü fe iza hiye su’banüm mübin Ve nezea yedehu fe iza hiye beydaü lin nazirin Kalel meleü min kavmi fir’avne inne haza le sahirun alim Yüridü ey yuhriceküm min erdiküm fe maza te’mürun Ye’tuke bi külli sahirin alim Ve caes seharatü fir’avne kalu inne lena le ecran in künna nahnül ğalibin Kale neam ve inneküm le minel mükarrabin Kalu ya musa imma en tülkiye ve imma en nekune nahnül mülkiy Kale elku fe lemma elkav seharu a’yünen nasi vesterhebuhüm ve cau bi sihrin aziym Ve evhayna ila musa en elki asak fe iza hiye telkafü ma ye’fikin Fe vekaal hakku ve betale ma kanu ya’lemun Fe ğulibu hünalike venkalebu sağirin Ve ülkiyes seharatü sacidin Kalu amenna bi rabbil alemin Rabbi musa ve Harun Kale fir’avnü amentüm bihi kalbe en azene leküm inne haza le merkum mekertümuhü fil medineti li tuhricu minha ehleha fe sevte ta’lemun Le ükattianne eydiyeküm ve ercüleküm min hilafin sümme le üsallibenneküm ecmeiyn Kale rabbül mesriki vel mağribi ve ma beynehüma in küntüm ta’kilun Kale leinittehazte ilahen ğayri le ec’alenneke minel mescunin Kale e ve lev ci’tüke bi şey’im mübin Kale fe’ti bihi in künte mines sadikiyn Fe elka asahü fe iza hiye sü’banüm mübin Ve nezea yedehu fe iza hiye beydaü lin nazirin Kale lil melei havlehu inne haza lesahirun alim Yüridü ey yuhriceküm min erdiküm bi sihrihi fe maza te’mürun Kalu ercih ve ehahü veb’as fil medaini haşirin Ye’tuke bi külli seharin alim Fe cümias seharatü li mikati yevmim ma’lun Ve kiyle lin nasi hel entüm müctemiun Leallena nettebius seharete in kanuhümül ğalibin Fe lemma caes seharatü kalu li fir’avne einne lena le ecran in künna nahnül ğalibin Kale neam ve inneküm izel le minel mükarrabin Kale lehüm musa elku ma entüm mülkun Fe elkav hibalehüm ve isiyyehüm ve kalu bi izzeti fir’avne inna le nahnül ğalibun Fe elka musa asahü fe iza hiye telfafü ma ye’fükun Fe ülkiyes seharatü sacidin Kalu amenna bi rabbil alemin Rabbi musa ve Harun Kale anemtüm lehu kalbe en azene leküm innehu le kebirukümüllezi allemekümüs sihr f ele sevfe ta’lemun le ükattianne eydiyeküm ve ercüleküm min hilafiv ve la üzallibenneküm ecmeiyn Sümme beasna mim ba’dihim musa ve harune ila fir’avne ve meleihi bi ayatina festekberu ve kanu kavmen mücrimin Fe lemma caehümül hakku min indina kalu inne haza le sihrum mübin Kale musa e tekulune lil hakki lemma caeküm e sihrun haza ve la yüflihus sahirun Kalu e ci’tena li telfitena amma vecedna aleyhi abaena ve tekune lekümel kibriyaü fil ard ve ma nahnü leküma bi mü’minin Ve kale fir’avnü tuni bi külli sahirin alim Felemma caes seharatü kale lehüm musa elku ma entüm mülkun Fe lemma elkav kale musa ma ci’tüm bihis sihr innellahe seyübtilüh innellahe la yuslihu amelel müfsidin Ve yühikkullahül hakka bi kelimatihi ve lev kerihel mücrimun Fe ma amene li musa illa zürriyetüm min kavmihi ala havfim min fir’avne ve meleihim ey yeftinehüm ve inne fir’avne lealin fil ard ve innehu le minel müsrifin Ve kale musa ya kavmi in küntüm amentüm billahi fealleyhi tevekkelu in küntüm müslimin Fe kalu alellahi tevekkelna Rabbena la tec’alna fitnetel lil kavmiz zalimin. Aşk Duaları

felemma elkav kale musa duası