. TÜRKİYE'nin ve dünyanın önde gelen orkestralarını ve müzisyenlerini 12 yıldır Bodrum yarımadasında bir araya getiren Uluslararası D-Marin Klasik Müzik Festivali, bu sene "Bodrum Müzik Festivali" adıyla düzenlenecek. Festivalde, dünyaca ünlü piyanist Alice Sara Ott da müzikseverlerle Müzik Festivali bu yıl D-Marin Turgutreis Marina, Bodrum Kalesi, Gümüşlük Akademisi ve Şevket Sabancı Parkı gibi klasikleşen buluşma noktalarının yanı sıra ilk kez TED Bodrum Koleji, Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi içinde yer alan şövalye odası ve kuleler, Yalıkavak Marina, The Marmara Bodrum, Midtown AVM Açıkhava Sineması ve Bodrum Mozole Anıt Müzesi gibi mekanlarla tüm Bodrum'a yıl boyunca 108 konser aracılığıyla Türkiye'den ve yurt dışından 4 bini aşkın sanatçıyı on binlerce müzikseverle buluşturan Uluslararası D-Marin Klasik Müzik Festivali, 13'üncü yılında 12-16 Ağustos tarihleri arasında "Bodrum Müzik Festivali" adıyla gerçekleştirilecek. Festival, dünyaca ünlü piyanist Alice Sara Ott'un yanı sıra Fazıl Say, Emma Shapplin, Leticia Moreno, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, Rusya Devlet Akademi Senfoni Orkestrası'nın da aralarında olduğu önemli müzisyen ve orkestraları ağırlayacak. Festivalin tüm bilet gelirleri Tohum Otizm Vakfı'na ve Bodrum Sağlık Vakfı'na isim değişikliği ve bu yılki programı, festivalin sanatsal programlama ve planlamasını üstlenen Pozitif'in CEO'su Cem Yegül'ün ev sahipliğinde, festivale desteğini ana sponsor olarak sürdürecek Doğuş Grubu'nun CEO'su Hüsnü Akhan ve festivalin yeni kurumsal sponsorlarından Turkcell'in genel müdürü Kaan Terzioğlu'nun katılımlarıyla bugün bomontiada'da düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı."FESTİVALİ, ÜLKEMİZ TURİZMİNE DAHA BÜYÜK ÖLÇÜDE KATKI SAĞLAYACAK BİR YAPIYA KAVUŞTURUYORUZ"D-Marin Turgutreis'in ev sahipliğinde hayat bulan D-Marin Klasik Müzik Festivali'nin, ilk yılından bu yana her sene gelişerek büyüdüğünü belirten Doğuş Grubu CEO'su Hüsnü Akhan, "Dünyada bir marinada gerçekleştirilen ilk festival olma özelliği taşıyan D-Marin Klasik Müzik Festivali, klasik müzikseverlerin desteğiyle 12 yıl boyunca 108 konser aracılığıyla Türkiye'den ve yurt dışından 4 bini aşkın değerli müzisyeni on binlerce müzikseverle buluşturdu. Bu rakamların ötesinde, kısa süre içinde festivali sahiplenen, her yıl heyecanla festival tarihini bekleyen ve tatil programlarını festival tarihine göre belirleyen bir topluluğun oluşması da son derece gurur verici. Nitekim müzikseverlerin bu takdiri, festivalimizin bugüne kadar aldığı çeşitli uluslararası ve yerel ödüllerle de taçlandırıldı. 2009 yılında Uluslararası Festival Birliği'ne EFA üye olmaya hak kazanan festival, klasik müziğin Türkiye'de daha fazla kişiye ulaşmasına sağladığı katkı dışında, ülkemizin uluslararası platformlardaki tanıtımına da kültür sanat yoluyla destek veriyor. Bugün gelinen noktada ise festivali ülkemiz turizmine de daha büyük ölçüde katkı sağlayacak bir yapıya kavuşturuyoruz. Tüm bu dönüşüm ve yeniden yapılanma ile amacımız, festivali farklı disiplinleri bir araya getiren ve Bodrum'u tümüyle içine alan bir destinasyon festivaline dönüştürmek; yurt içi ve yurt dışından çok daha fazla konuğu ağırlamak" dedi."BODRUM VE ÇEVRESİNİN KÜLTÜR SANAT VİZYONUYLA GELİŞMESİNİ VE DEĞER KAZANMASINI HEDEFLİYORUZ"Pozitif'in CEO'su Cem Yegül ise, geçtiğimiz iki yılda uluslararası müzik arenasında da tanınmaya başlayan D-Marin Klasik Müzik Festivali'ni bu yıldan itibaren dünyanın festival rehberinde hatırı sayılır bir yere oturtmayı amaçladıklarını söyledi. Tüm dünyada turizmin anlayışının ve dinamiklerinin değiştiğini, kültür rotalarının turizm ekonomisinin dönüştürücü gücü haline geldiğini vurgulayan Yegül, "İnsanlar seyahatlerini planlarken küresel kültür ajandasını takip ediyor; tarih, doğa, gastronominin ötesinde kendisini kültürel açıdan besleyen, zenginleştiren içerikler arıyor. Bu doğrultuda müzik festivalleri gibi kültür sanat etkinlikleri en önemli ulusal ve yerel değerlere dönüştü. Biz de Bodrum ve çevresinin kültür sanat vizyonuyla gelişmesini ve değer kazanmasını hedefliyoruz" diye konuştu."BU PROJENİN TÜRKİYE'YE ÖNEMLİ DEĞERLER KATACAĞINA İNANIYORUZ"Bu yıl festivalin kurumsal sponsorluğunu üstlenen Turkcell'in genel müdürü Kaan Terzioğlu da, Bodrum Müzik Festivali'nin dünya çapında tanınacak bir etkinliğe dönüşeceğine inandıklarını ve bu önemli dönemeçte destekçiler arasına katılmaktan mutluluk duyduklarını ifade etti. Festivalin tanınırlığı için kendilerinin de katkı sağlayacağını belirten Terzioğlu, şunları söyledi "Bugün dünya genelinde insanların etkileşim, deneyim ve içerik yoluyla hayatlarını zenginleştirdiğini görüyoruz. Turkcell de hem sunduğu hizmetlerle, hem de fizy gibi markalarıyla bu sosyal zenginleşmenin ve deneyim paylaşımının merkezinde bir şirket. Müzik bizim için hem bu anlamda, hem de Türkiye'nin sosyal ve kültürel gelişimine sağladığımız katkılar anlamında çok önemli. Yeni adıyla Bodrum Müzik Festivali'nin destekçisi olduğumuz için mutluyuz. Turkcell'in destek verdiği diğer kültürel etkinlikler gibi bu projenin de Türkiye'ye önemli değerler katacağına inanıyoruz."ÖNEMLİ MÜZİSYEN VE ORKESTRALARI AĞIRLAYACAKSanatsal programlama ve planlamasını Pozitif'in üstlendiği festival, 5 gün boyunca Alice Sara Ott, Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, Emma Shapplin, Leticia Moreno, Fazıl Say, Rusya Devlet Akademi Senfoni Orkestrası, Kerem Görsev Trio & Karşıyaka Oda Orkestrası, Semplice Quartet, İklim Tamkan & Senem Demircioğlu, Leszek Mozdzer, Nil Kocamangil & Agapi Triantafyllidi, İstanbul Barok Orkestrası ve Borusan Quartet gibi önemli müzisyen ve orkestraları DİSİPLENLERDEN DENEYİMLERE DE EV SAHİPLİĞİ YAPACAKBodrum Müzik Festivali, konserlerin yanı sıra, Bodrum'un simgesel mekanlarında klasik müzik etrafında şekillenen sinema, çağdaş sanat, edebiyat, çocuk atölyeleri, gastronomi gibi farklı disiplinlerden deneyimlere ve klasik müzikle iç içe geçen rehberli turlara da ev sahipliği TURA'YA ONUR ÖDÜLÜFestival kapsamında İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Müzikoloji Bölümü'nün de kurucusu ünlü besteci, müzikolog ve müzik teorisyeni Yalçın Tura'ya "Onur Ödülü" takdim İLK AKŞAMINDA DOĞUŞ ÇOCUK SENFONİ ORKESTRASI SAHNEDEBodrum Müzik Festivali, 13. yılına Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası'nın DÇSO 12 Ağustos Cumartesi günü saat Turkcell Sahnesi, D-Marin Turgutreis'te vereceği konserle başlayacak. Doğuş Holding'in bir sosyal sorumluluk projesi olarak başlattığı DÇSO, daimi şefleri Rengim Gökmen yönetiminde ilk olarak Yalçın Tura'nın Karcığar, Nikriz ve Nişabür makamlarından esintiler içeren Toccata'sını çalacak. Sonrasında Japon asıllı Alman piyanist Alice Sarah Ott, DÇSO eşliğinde, Çaykovski'nin ihtişamlı 1. Piyano Konçertosu'nu seslendirmek için sahnede olacak. Konserin ikinci yarısında usta oyuncu Selçuk Yöntem'in anlatıcılığında Rus Beşlerinden Mussorgsky'nin başyapıtı Bir Sergiden Tabloları yer SHAPPLIN CUMHURBAŞKANLIĞI SENFONİ ORKESTRASI'YLA SAHNEDEFransız soprano Emma Shapplin, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'yla birlikte 13 Ağustos Pazar akşamı Turkcell Sahnesi, D-Marin Turgutreis'te klasik müzikseverlerle buluşacak. Shapplin, Carmine Meo 1997 ve Etterna 2002 albümlerinden şarkılarını Devlet Çoksesli Korosu'nun 7 yıllık sanat yönetmeni ve şefi Cem'i Can Deliorman şefliğindeki dünyanın en köklü orkestralarından Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası eşliğinde DEVLET AKADEMİ SENFONİ ORKESTRASI, LETICIO MORENO VE FAZIL SAY İLE BERABER BODRUM MÜZİK FESTİVALİ'NDEDünyaca ünlü Rusya Devlet Akademi Senfoni Orkestrası, 14 Ağustos Pazartesi akşamı, 2012 Echo'da "Yükselen Yıldız" unvanını alan Leticia Moreno'ya Turkcell Sahnesi, D-Marin Turgutreis'te eşlik edecek. Çaykovski Perm Akademik Opera ve Balesi'nin müzik direktörü, opera uzmanı Rus şef Valery Platonov yönetimindeki orkestra, geceyi Mozart'ın Don Giovanni operası uvertürüyle açacak. Leticia Moreno 1762 Nicolò Gagliano yapımı kemanıyla, bestecinin "konçerto içinde saklı bir opera" olarak tabir edilen 5 No.'lu Keman Konçertosu'nu seslendirecek. Konser, Rachmaninoff'un 2 No.'lu Senfoni'siyle devam yıllık geleneğiyle Rusya Devlet Akademi Senfoni Orkestrası, 15 Ağustos Salı günü saat Turkcell Sahnesi D-Marin Turgutreis'te, Alman romantik bestecisi Johannes Brahms'ın 2. No.'lu Senfoni'sini seslendirecek. Konserin ikinci yarısında dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say, Rusya Devlet Akademi Senfoni Orkestrası eşliğinde Beethoven 5 No.'lu Piyano Konçertosu'nu EMRE TONGUÇ REHBERLİĞİNDE "BİR BODRUM HİKAYESİ"Bu sene ilk kez gerçekleştirilecek "Bir Bodrum Hikayesi" etkinliklerinde, Bodrum'un tarihi mekanlarında klasik müzik ve hikayeler yer alacak. Bir Bodrum Hikayesi'nin ilki, 14 Ağustos Pazartesi akşamı UNESCO'nun Dünyanın Yedi Harikası'ndan biri olan Bodrum Mozole Anıt Müzesi'nin kazı alanında gerçekleşecek. Ödüllü seyahat yazarı Saffet Emre Tonguç'un anlatımıyla yapılacak mozole turunun ardından Borusan Quartet, binlerce yıllık kalıntılarının arasında klasik müzikseverlerle buluşacak."Bir Bodrum Hikayesi" etkinliklerinin ikinci adresi, 16 Ağustos Çarşamba günü Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi olacak. Saffet Emre Tonguç'un anlatımıyla katılımcıları, İngiliz Kulesi'ndeki Şövalye Odası'nda bir dinleti karşılayacak. Kalenin surları içerisinde gerçekleşecek bu özel deneyim, İtalyan ve Fransız Kulelerinin arasında, bu yıl 23. yaşını kutlayan İstanbul Barok Orkestrası'nın özel repertuvarını seslendireceği konserle son GÖRSEV TRİO, BODRUM MÜZİK FESTİVALİ'NDE KODA İLE BULUŞACAKBodrum Müzik Festivali akşam konserleri kapsamında, 16 Ağustos Çarşamba akşamı saat Bodrum Kale'de, Kerem Görsev Trio'nun yolu, Oğuzhan Kavruk yönetimindeki Türkiye'nin ilk ilçe belediyesi orkestrası Karşıyaka Oda Orkestrası KODA ile BATIMI VE SABAH KONSERLERİKlasik müzikseverlerin büyük beğeniyle karşıladığı Sabah ve Gün Batımı Konserleri bu yıl da Bodrum Müzik Festivali'nde devam edecek. Şevket Sabancı Parkı'nda sabahın ilk saatlerinde gerçekleşecek konserlerde Semplice Duo ve Nil Kocamangil izleyicilerle buluşacak. Gün Batımı Konserleri'nde ise Semplice Quartet, Leszek Mozdzer, Nil Kocamangil ve Agapi Triantafyllidi, İklim Tamkan ve Senem Demircioğlu D-Marin Turgutreis Amfi Tiyatro'da KÜLTÜR, SANAT VE MÜZİK FESTİVALİSabahın ilk saatlerinden gece yarısına kadar sürecek festivalde, 5 gün boyunca klasik müzik etrafında şekillenen farklı disiplinlerden etkinlikler de gerçekleşecek. Yaratıcı düşünce, ritim-dans ve plastik sanatlar içeren çocuk atölyeleri, Başka Sinema ile açık hava film gösterimleri, Akademi ile tadım etkinliği, Onur Behramoğlu ve Jehan Barbur ile yapılacak müzik ve edebiyat söyleşileri festival takipçilerinin takviminde yer alacak. Ayrıca, Gaia Gallery küratörlüğüyle festival boyunca The Marmara Bodrum'da gerçekleşecek "Social Circus " isimli sergi herkese Bodrum'u kültür, sanat ve müzik ile deneyimleme fırsatı İstanbulDemirören Haber Ajansı / Güncel Alice Sara Ott Turkcell Türkiye Bodrum Politika Güncel Haberler
9. D-Marin Turgutreis Uluslararası Klasik Müzik Festivali Cumartesi, Günbatımı ve Gece Konseri Pazar, Günbatımı ve Gece Konseri Salı, Günbatımı ve Gece Konseri Çarşamba, Günbatımı ve Gece Konseri Bodrum D-Marin Turgutreis Marina Sanat Yönetmeninden Yücel Canyaran/ Sanat Yönetmeni Değerli müzikseverler; Heyecanla beklediğimiz yaz geldi çattı. Bodrum’un ve doğanın büyülü ortamında; beğeninizi kazanmak için olanca gücümüzle çalışıp her yıl olduğu gibi bu yıl da, dört günde yedi konserlik bir müzik ziyafeti hazırladık. Bilenler var mutlaka ama bilmeyenler için yineleyelim Festivalimiz 2012 yılı Mayıs ayında; Türkiye’nin klasik müzik dergisi Andante’nin düzenlediği Donizetti Klasik Müzik Ödülleri kapsamında; klasik müzik dünyasına yön veren 25 değerli isimden oluşan jüri heyetinin ve halkın oylamalarıyla “Yılın Klasik Müzik Etkinliği” seçildi. Festivalin oluşum fikrinden, bu yıl gerçekleşecek dokuzuncusuna kadar emek veren herkese, bizimle birlikte olan tüm sanatçılara ve bizleri bu günlere taşıyan siz değerli takipçilerimize tekrar teşekkür ederiz. 2013 yılında Giuseppe Verdi'nin doğumunun 200. yılını kutlarken Onur Konuğumuz; Devlet Sanatçısı SUNA KAN olacak. Türkiye’den ve dünyanın çeşitli ülkelerinden 300’e yakın sanatçı ve birbirinden değerli solistler ile tatilinizde de klasik müziğe yakın olmanız ve büyük bestecilerin eserleriyle D-Marin’den aydınlık yarınlara yelken açmanız dileğiyle… Sevgiler sunarım. Yücel Canyaran Sanat Yönetmeni Orkestra ve Solistler Amsterdam Sinfonietta Amsterdam Sinfonietta dünyanın dört bir köşesinden gelen 22 yetenekli müzisyenden oluşan bir topluluktur. Şefsiz çalan grubun yöneticisi 2003’ten beri topluluğun sanat yönetmenliğini yapan Candida Thompson’dur. Topluluğun belirgin özelliği tek tek her üyesinin yapılan işe kendisini adaması ve sanatsal motivasyonudur. Seçkin performansları ve yenilikçi programlarıyla tanınan topluluk konserlerinde beklenmedik eserleri bir araya getirerek izleyicileri sık sık şaşırtır. Tanınmış sanatçılarla işbirliği yapan ve dünyanın belli başlı mekanlarında sahne alan Amsterdam Sinfonietta geçtiğimiz sezon Avrupa, Çin, ABD ve Avustralya turnelerine çıkmış, Londra’da Barbican Hall, Paris’te Cité de la Musique, Beijing’de Ulusal Sahne Sanatları Merkezi ve Berlin’de Konzerthaus’ta çalmıştır. 1988’de kurulan Amsterdam Sinfonietta, Hollanda’nın kültür dünyasında derin kökleri olan son derece saygın bir topluluktur. Her sene Hollanda’nın büyük konser salonlarında bir dizi konser verir. Genç ve sadık bir izleyici kitlesi vardır. Amsterdam Sinfonietta herkesin bildiği eserlerin yanında siparişler, yeni düzenlemeler ve nadiren seslendirilen eserlerin de yer aldığı dahiyane performanslar sunar. Son zamanlardaki sipariş eserler Sofia Gubaidulina, HK Gruber, Michel van der Aa, Tigran Mansurian ve Pēteris Vasks’a ait kompozisyonların dünya prömiyerleri olmuştur. Geçmiş sezonlarda Amsterdam Sinfonietta çeşitli oda müziği eserlerinin yeni düzenlemelerinin yapılmasına önayak olmuş ve bunları kaydetmiştir. Bunlar arasında Beethoven, Brahms, Mahler, Schulhoff, Haas, Shostakovich ve Berg’in eserleri sayılabilir. Amsterdam Sinfonietta dünyanın önde gelen müzisyenleriyle yoğun bir işbirliği içindedir. Janine Jansen, David Fray, Jean-Guihen Queyras, Barbara Hannigan, Maxim Vengerov, Thomas Hampson, Sergey Khachatryan, Christianne Stotijn, Håkan Hardenberger, Isabelle Faust, Martin Fröst, Julian Rachlin, Sol Gabetta, James Gilchrist, Natalia Gutman ve Isabelle van Keulen gibi konuk sanatçılar orkestra ile birden fazla kez bir araya gelmişlerdir. Kısa bir süre önce çellist Pieter Wispelwey ile Çin’de bir turne gerçekleştiren topluluk ayrıca solo çellist Sol Gabetta ile Londra’da Barbican, Lüksemburg’da Philharmonie, Brüksel’de Bozar, Hamburg’da Musikhalle ve Stockholm’de Konserthuset’te parlak konserler verdi. Orkestranın piyanist David Fray ile çıktığı Almanya ve Belçika turneleri eleştirmenlerden büyük övgüler aldı. Berlin, Köln, Frankfurt ve Düsseldorf’taki konserlerin ardından Frankfurter Rundschau gazetesi şunları yazdı “Candida Thompson’un yönetimindeki Amsterdam Sinfonietta oda orkestrası için anahtar kelime dikkat. Yaylı çalgılar çalan bu 22 müzisyen […] birbirleriyle olağanüstü dikkatli bir iletişim içindeler. Her biri diğerlerini büyük bir dikkatle dinliyor… kontrmelodilerin, tonal renklerin hakkını vermek için büyük bir konsantrasyon gösteriyor. […] Sonuç taze ve modern bir tını. Fevkalade, başka söz yok.” Topluluk son zamanlarda Patricia Kopatchinskaja ve Sol Gabetta ile Hollanda, Belçika ve Almanya’da konser turnelerine çıktı. Önümüzdeki sezon bariton Thomas Hampson ile Avrupa turnesi, piyanist Ronald Brautigam ile de Rusya turnesi planlanıyor. Amsterdam Sinfonietta birçok uluslararası festivale konuk olarak katıldı. Bunlar arasında ilk akla gelenler Adelaide Festivali, Gergiev Festivali, Schleswig Holstein Festivali ve La Roque d’Antheron. Topluluk ayrıca Hollanda Festivali ile Amsterdam Concertgebouw’daki Robeco Yaz Konserleri Dizisi ve Carte Blanche Konserler Dizisine de düzenli olarak katılıyor. Topluluk her sene alışılagelmiş konser kalıplarının dışına taşan bir Yeni Yıl Programı ile çok yönlülüğünü gösteriyor. Artık geleneksel bir nitelik kazanan bu Yeni Yıl Programı ülkede birçok salonda yeni ve farklı izleyici kitleleriyle buluşuyor. Topluluğun Bobby McFerrin, Roby Lakatos, ve Chick Corea gibi sanatçılarla bir araya geldiği programlarda sahnede oluşan heyecan verici kimya izleyicilere olağanüstü konser deneyimleri yaşattı. Orkestra farklı disiplinleri buluşturan projelerde de yer alıyor. Topluluk Hollandalı-İtalyan koreograflar Emio Greco & PC ile birlikte Bach’ın St Matthew Passion adlı eserinin çağdaş bir kolaj halinde sunulduğu bir sahne prodüksiyonunda performansını sergiledi. Amsterdam Sinfonietta ayrıca Alban Berg’in Lirik Süiti etrafında oluşturulmuş bir programda aktör Jeroen Willems ve sahne amiri Pierre Audi ile işbirliği yaptı. Topluluğun gelecekteki projeleri arasında Radiohead grubuyla adını duyuran Jonny Greenwood ile başarılı rock grubu The National’dan Aaron Dessner’in yeni bestelerinin seslendirileceği Dessner-Greenwood ikili portresi var. Angela Gheorghiu Günümüzün en parıltılı ve yetenekli opera şarkıcısı olan süperstar Angela Gheorghiu Romanya’da küçük bir şehir olan Adjud’da doğdu. Şarkıcı olacağı daha çocukluğundan belliydi. Kaderi müzikle örülmüştü. Bükreş’teki Müzik Okulunda okudu ve Bükreş Ulusal Müzik Üniversitesinden mezun oldu. Burada hocası meşhur Mia Barbu idi. Gheorghiu’nun şahane sesi ve sahnedeki göz kamaştırıcı varlığı onu operanın benzersiz bir uluslararası süperstarı haline getirdi. Angela Gheorghiu uluslararası bir şarkıcı olarak ilk kez 1992 yılında Covent Garden Kraliyet Opera Salonunda La Bohème ile sahneye çıktı. Aynı yıl New York Metropolitan Operasında ve Viyana Devlet Operasında da ilk performanslarını gerçekleştirdi. 1994’te Covent Garden Kraliyet Opera Salonunda çok beğenilen La Traviata’sını okuduğunda BBC operayı yayımlamak için yayın programını değiştirdi. Provalarının birinde şef Sir Georg Solti şöyle demişti “Gözyaşlarına boğuldum. Dışarı çıkmak zorunda kaldım. Bu kız harika. Elinden herşey geliyor.” Performansı filme alındı ve Decca şirketi tarafından plâğa kaydedildi. Gazete ve dergiler “Bir yıldız doğdu” diye başlık attılar. Gheorghiu o tarihten beri dünyanın dört bir yanında operaların ve konser salonlarının her zaman aranan sanatçılarından biri oldu. Sayacak olursak New York, Londra, Paris, Salzburg, Berlin, Tokyo, Roma, Seul, Venedik, Atina, Monte Carlo, Chicago, Philadelphia, Philadelphia Orkestrasıyla Sao Paolo, Los Angeles, Lisbon, Valencia, Palermo, Balbeck, Amsterdam, Kuala Lumpur, Zürich, Viyana, Salzburg, Madrid, Barcelona, Valencia, Prag, Montreal, Moskova, Taipei, San Juan, Ljubljana. İlk kayıt sözleşmesini 1995’te Decca ile yapan Gheorghiu’nun bu şirketten çıkan albümleri şunlardır DVD Covent Garden Kraliyet Opera Orkestrası ile La Traviata, Orchestre de l'Opéra de Lyon ile L’elisir d’amore, Orchestra del Teatro alla Scala di Milano ile La Bohème; CD Orchestra del Teatro Regio di Torino ile Aryalar, Orchestra Sinfonica di Milano “Giuseppe Verdi” ile Verdi’nin Kadın Kahramanları, Londra Filarmoni Orkestrası ile My World ve Mysterium. Decca’dan sonra 1998’de EMI Classics ile sözleşme imzalayan sanatçının bu şirketten çıkan albümleri arasında şunlar sayılabilir Roberto Alagna ve Covent Garden Kraliyet Opera Orkestrası ile düetler ve aryalar, Londra Senfoni Orkestrası ile Puccini’nin nadiren kayda alınmış operası La Rondine, Orchestre National du Capitole du Toulouse ile Gounod’nun Romeo et Juliette’i, ve Claudio Abbado yönetimindeki Berliner Philharmoniker orkestrası eşliğinde Roberto Alagna ile çıkardığı ikinci düet albümü olan Verdi per due. Gheorghiu’nun EMI’den yayımlanan diğer kayıtları şunlardır Londra Senfoni Orkestrası ile Puccini’nin üçlü operaları Il Trittico’dan Gianni Schicchi ve Massenet’nin Werther’i, Orchestre Symphonique de la Monnaie Brussels ile Massenet’nin Manon’u, Londra Senfoni Orkestrası ile Verdi’nin Il Trovatore’si, Orchestre National du Capitole du Toulouse ile Bizet’nin Carmen’i, Kraliçe Beatrix’in Amsterdam’daki jübile konseri Nisan 2005, CD ve DVD ve Teatro alla Scala di Milano’daki resital. Casta Diva resitalinin ardından Staatskapelle Dresden orkestrası ile birlikte çıktığı konserin canlı kaydı olan Bir Yaz Gecesinde Klasikler, Berliner Philharmoniker ile kaydettiği Verdi’nin Requiem’i ve 2001’de Kraliyet Operasında verdiği resitalin kaydı hem CD hem DVD olarak yayımlandı. 2008’de yaptığı Puccini aryaları kaydı Gheorghiu’nun engin müzikalitesini bir kez daha gösterdi. Angela Gheorghiu’nun son çıkan albümleri şunlardır Pietro Mascagni’nin L’Amico Fritz operası ile Umberto Giordano’nun Fedora operasının komple kayıtları ikisi de Deutsche Grammophon şirketinden. La Rondine’in Metropolitan Operasındaki canlı performansı 2009 ile Kraliyet Operasındaki Faust 2004 EMI Classics tarafından 2011’de DVD olarak yayımlandı. Adriana Lecouvreur 2010’da kaydedilen bir Kraliyet Operası prodüksiyonu 2012’de DVD olarak yayımlandı. Kasım 2011’de Angela Gheorghiu, Maria Callas’ın kariyeri ve kayıtlarından esinlenerek Fransız ve İtalyan repertuarlarından sevilen aryaları derlediği Maria Callas’a Saygı albümünü çıkardı. Bu albümde Kraliyet Filarmoni Orkestrasını Marco Armiliato yönetti. Sanatçının bütün CD’leri büyük beğeninin yanı sıra ödüller de kazandı. Bu ödüller arasında Gramophone Ödülleri, Altın Diyapazon Ödülleri, Fransa’da Choc du Monde de la Musique, Belçika’da Cecilia Ödülü, Almanya’da Deutsche Schallplattenkritik-Preis, Echo Ödülü, İtalyan Musica e dischi Yabancı Lirik Prodüksiyon Ödülü, ABD Eleştirmenler Ödülü vb sayılabilir. Gheorghiu 2001 ve 2010’da Classical Brit Awards’da “Yılın Kadın Sanatçısı” seçildi. 1999’da Münih’te “Michael Jackson ve Dostları” konserine çıktı ve çok beğenildi. Covent Garden Kraliyet Opera Salonunun yeniden açılışında Aralık 1999, Venedik’teki Teatro Malibran’da 23 Mayıs 2001 ve Valencia’daki yeni opera binasının açılışında Ekim 2005 İspanya Kraliçesi Sofia’nın huzurunda şarkı söyledi. 1 Haziran 2002’de Kraliçe II. Elizabeth’in jübilesi vesilesiyle düzenlenen tarihi performans Prom at the Palace’ta konser verdi. Bu konserin kaydı DVD’de mevcuttur. Çeşitli vesilelerle Galler Prensinin huzurunda şarkı söyledi. 2003 yılında Nobel Ödülleri Konserinde sahneye çıktı. Aralık 2000’de Gheorghiu yönetmenliğini Benoit Jacquot’nun yaptığı Tosca filminde başrol oynadı. Dünya genelinde gösterime giren film hem halkın hem de eleştirmenlerin beğenisini kazandı. Amerikan Opera News dergisi şunları yazdı “Tahayyül edilebilecek en duygulu Tosca’lardan biri… Angela Gheorghiu’nun tutkusu ve güzelliği Tosca için ideal. Sanki Callas ile Tebaldi’nin en iyi özellikleri bir araya gelmiş gibi…” Angela Gheorghiu 2001’de filmin ilk gösteriminin gerçekleştirildiği Venedik Film Festivaline katıldı. Ayrıca Online Classics tarafından DVD’si yayımlanan Romeo et Juliette’te Juliette’i yorumladı. Son on yılda yine büyük bir beğeniyle izlenen performansları şunlardır Kraliyet Operasında La Rondine ve Pagliacci, Choregies d’Orange ve Salzburg Festivalinde Romeo et Juliette, New York Metropolitan Operası, Kraliyet Operası ve Monte Carlo Operasında Faust, Kraliyet Operasında Simon Boccanegra. Bunların dışında gerçekleştirdiği etkinlikler ise Salzburg Salzburg Festivali ve Viyana’da Musikverein resitaller, Amsterdam Kraliçe Beatrix Jübile Galası, New York New York Philharmonic orkestrası ile verdiği yılbaşı gecesi konseri, Philadelphia Philadelphia Orkestrası ile ve Los Angeles, Vancouver ve Toronto Nisan 2011, Seul, Şanghay, Valladolid’de konserler Mayıs 2011, Londra O2 Arena’da Placido Domingo ile konser Temmuz 2011, Aralık 2011’de Katar Doha’da Katara Amfitiyatrosunun açılışında verdiği konser bu etkinlik için Vangelis tarafından özel olarak bestelenen bir eseri okudu, Umman’da bir konser Nisan 2012 ve Buenos Aires Teatro Colon’da Roberto Alagna ile gala konseridir Nisan 2012. Bu performanslarının tümü eleştirmenlerce övgü yağmuruna tutuldu. Ocak 2006’da La Traviata ile New York Metropolitan Operasında yine bir zafer kazandı. Üç ay sonra Nisan’da Milano’daki Teatro alla Scala’daki ilk resitalini verdi, Mayıs’ta ise Cannes Film Festivalinin açılışında söyledi. Haziran 2006’da Londra’da Kraliyet Opera Salonunda kendisi için hazırlanmış bir Tosca prodüksiyonu ile sezonun açılışını yaptı. Ardından Viyana Devlet Operasına geçerek La Bohème temsillerinde söyledi Kasım 2007. Metropolitan Operasında ise Simon Boccanegra temsillerine ve La Traviata’nın galasına çıktı Mart 2007. Angela Gheorghiu 2007’de Roma ve Milano’da yine La Traviata’da oynadı. Ayrıca Paris Salle Pleyel ve Palais Garnier ve Los Angeles’te çok beğenilen performanslar verdi. Eylül 2007’de Marsilya Operasında Vladimir Cosma’nın Marius et Fanny adlı operasının dünya prömiyerinde başrole çıktı. San Francisco’da sergilediği La Rondine performansları yine çok beğenildi. New York Metropolitan Operasında La Bohème’i oynadığında naklen yayımlanan temsili başka salonlarda bir buçuk milyondan fazla kişi izledi. Milano ve Roma’daki La Traviata ile San Francisco ve New York’taki La Rondine de bu şekilde naklen yayımlandı. Kraliyet Operasının dünya genelinde yüzlerce salonda naklen yayımlanan 2011-2012 Sinema Sezonu Angela Gheorghiu’nun başrol oynadığı üç yapımla açıldı canlı yayımlanan Faust Eylül 2011, Adriana Lecouvreur Ekim 2011 ve Tosca Kasım 2011. Sanatçı 2010’da Covent Garden Kraliyet Operasının yeni bir prodüksiyonu olan Cilea’nın Adriana Lecouvreur’ünde oynadı ve büyük övgüler aldı. Observer gazetesi şöyle yazdı “Bu rolü Angela Gheorghiu’dan daha iyi oynayacak başka birini düşünmek zor. Tüy kadar hafif, bir iksir yumuşaklığında fakat içinde adeta çelikten bir çekirdek barındıran sesi sahnede akarcasına sergilediği hareketlere çok iyi uyuyor. Bu kadın doğuştan aktris. Şaşırtıcı ölüm sahnesini yürek burkacak derecede inanılır hale getirdi. Artık onunla anılır hale gelen Poveri fiori’ aryası ise hiç akıllardan çıkmayacak.” Temmuz 2011’de Antonio Pappano yönetimindeki parlak bir sanatçı kadrosu ile Tosca’da başrole çıktı. Eylül 2011’de Londra’ya dönüp sinemalarda canlı olarak naklen yayımlanan Faust’ta tekrar oynadı. Haziran 2012’de Londra Covent Garden Kraliyet Opera Salonunda sahneye ilk çıkışının 20. yıldönümünü yine La Bohème ile kutladı. Bütün bu performanslar ve resitaller Gheorghiu’nun operanın en sevilen yıldızlarından biri olarak sahip olduğu konumu daha da sağlamlaştırdı. Gheorghiu on yıldan fazla süredir Fransız-İtalyan tenor Roberto Alagna ile evli. Nikâh törenleri bir La Bohème temsili sırasında New York Metropolitan Operasının sahnesinde yapıldı. Nikâhlarını New York Belediye Başkanı Rudolph Giuliani kıydı. Angela Gheorghiu ile Roberto Alagna artık Operanın Altın Çifti olmuştu. Birlikte birçok performans verdiler ve CD kayıtları yaptılar. 20 Haziran 2008’de New York’un Prospect Parkında büyük övgüler alan bir açık hava konserine çıktılar. Gheorghiu’ya Fransa Kültür Bakanlığı ve kendi ülkesi Romanya tarafından “La Medaille Vermeille de la Ville de Paris” madalyası ile “Officier de l’Ordre des Arts et Lettres” ve “Chevalier de l’Ordre des Arts et Lettres” nişanları verildi. Aralık 2010’da Romanya Yaş’taki Sanat Üniversitesi tarafından onursal “Doctor Honoris Causa” unvanı ve Romen Devlet Başkanlarının verdiği en yüksek dereceli nişan olan “Romanya Yıldızı” ile taltif edildi. Ekim 2012’de Romen kültürel değerlerinin dış ülkelerde tanıtılmasına yaptığı katkılardan dolayı Majesteleri Kral I. Michael tarafından “Nihil Sine Deo” kraliyet nişanı ile onurlandırıldı. Sanatçının takviminde sıradaki etkinlikler arasında Avrupa’da Moskova, Londra ve Amsterdam çeşitli konserler ile San Francisco Tosca ve Londra’da La Rondine opera performansları var. Ankara Çağdaş Müzik Topluluğu Topluluk; çağdaş bestecilerin değişik çalgı grupları için yazılmış oda müziği eserlerini seslendirmek amacıyla, Ankara başta olmak üzere, Türkiye ve yurt dışının önde gelen sanat kurumlarında çalışan, seçkin üyelerin bir araya gelerek kurdukları farklı bir oluşumdur. Amacı çağdaş eserleri seslendirmeye yönelik olmakla birlikte topluluk, repertuvarına özellikle Türk bestecilerinin yapıtlarını da almaya çalışmaktadır. Bu bağlamda topluluğun kadrosunda, çalınan eser ve programa göre değişiklikler olmakta, kadro oda müziği anlayışı sınırları içerisinde genişleyip daralmaktadır. Ankara Çağdaş Müzik Topluluğu değişebilir organik yapısı ile, müzik sanatının karanlıkta kalmış, ülkemizde az seslendirilen eserlerin dinleyiciye kavuşabilmesi için sanat dünyamıza özgün bir yapı sunmaktadır… Program Açılış Konseri 2130 Angela Gheorghiu Teodor Ilincai tenor Orkestra Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Şef Ramón Tebar Günbatımı ANKARA ÇAĞDAŞ MÜZİK TOPLULUĞU Görsel Dilek Cebeci'den alıntı/ facebook Ebru Karaağaç keman Tangör Ertaş keman Feza Gökmen viyola Onur Şenler viyolonsel Burak Karaağaç kontrabas Akşam Konseri 2130 "CSO & MAXIM VENGEROV" CUMHURBAŞKANLIĞI SENFONİ ORKESTRASI Orkestra Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Şef Rengim Gökmen Solist Maxim Vengerov keman Gün Batımı "APOLLON TRIO" Halit Turgay flüt Evrim Baştaş viyola Merve Kocabeyler arp Akşam Konseri 2130 AMSTERDAM SINFONIETTA & DANIEL MÜLLER-SCHOTT Orkestra Amsterdam Simfonietta Sanat Direktörü Candida Thompson Solist Daniel Müller-Schott viyolonsel Gün Batımı LEYLA GENCER ANISINA Solist Fatma Said soprano, Leyla Gencer Şan Yarışması 1.’si Demet Eytemiz piyano Akşam Konseri 2130 BORUSAN İSTANBUL FİLARMONİ ORKESTRASI Orkestra Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası Şef Gürer Aykal Solistler Fazıl Say piyano Carolina Eyck theremin Burcu Karadağ ney Aykut Köselerli vurmalı enstrümanlar Festival Hakkında D-Marin Turgutreis Uluslararası Klasik Müzik Festivali, klasik müziğin, ülkemizdeki gelişimi, daha çok dinleyiciye ulaşması, Türk sanatçılarının dünya çapında çalışmalara imza atmasına katkı sağlamak amacıyla 2005 yılından bu yana, Doğuş Grubu kurucu destekçiliği ile D-Marin Turgutreis’te düzenlenmektedir. Etkinlik, bir marinada düzenlenen ilk ve tek festival olma özelliği taşımaktadır. Dört gün süresince; günbatımı ve gece konserleri ile yedi konser sunan Festival, ülkemizde sadece klasik müziğe yer veren ayrıcalıklı yerini korumaktadır. İlk üç senesinde Kemal Küçük’ün, son beş senesinde ise Yücel Canyaran’ın sanat yönetmenliğini üstlendiği Festival, kronolojik olarak aşağıdaki sanatçı ve orkestralara ev sahipliği yapmıştır. “D-Marin Turgutreis Uluslararası Klasik Müzik Festivali”ni ilk kez 10-13 Eylül 2005 tarihlerinde gerçekleşmiştir. “Sevgi ve Barış” temalı Festival için Kos, Kalimnos ve Laros Adaları’ndan Turgutreis’e tekne seferleri düzenlenmiştir. Festival’in konukları; Rengim Gökmen / Alexander Markov / Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestrası, Işın Metin / Gülsin Onay / Bilkent Senfoni Orkestrası, Vesna Souc / İdil Biret / Belgrad Oda Orkestrası, Gülsin Onay / Bilkent Senfoni Orkestrası, Hakan Şensoy / Hasan Gökçe Yorgun / Arslan Büyükkaya / Nil Kocamangil / Filarmonia İstanbul, Şirin Pancaroğlu / Tatjana Masurenko / Kornelia Brandhkamp, Tedi Papavrami / Cana Gürmen, Saygun Quartet, Uzel Ametist Klarnet Beşlisi’dir. “Aşk ve Sevgi” temalı ikinci Festival, 25 – 28 Ağustos 2006 tarihleri arasında gerçekleşmiştir. Gürer Aykal / Güher – Süher Pekinel / Hakan Aysev / Burçin Çilingir / Bolşoy – Kirov – Münih – Madrit solistleri / Bilkent Senfoni Orkestrası, Aleksander Rahbari / Ilia Gringolts / Cemal Reşit Rey Senfoni Orkestrası, Rengim Gökmen / Jiri Barta / İzmir Devlet Senfoni Orkestrası, Rengim Gökmen / Gülsin Onay / Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası, Pera Quartet / Nusret İspir, Anjelika Akbar / Elif Yurdakul, Cihat Aşkın / Gülden Teztel Festival konuklarıdır. 30 Ağustos – 02 Eylül 2007 tarihleri arasında üçüncüsü düzenlenen Festival’in teması; değerli müzik adamı Ahmed Adnan Saygun’un doğumunun 100. yılı nedeniyle “Ulusaldan Evrensele” olarak belirlenmiştir. Emil Tabakov / Shlomo Mintz / Mesut İktu / Bilkent Senfoni Orkestrası, Büyük Moskova Klasik Bale Topluluğu, Gürer Aykal / Han – Na Chang / Simge Büyükedes / Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası, Rengim Gökmen / Kit Armstrong / Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası, Rengim Gökmen / Gülsin Onay / Mirjam Tschopp / Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, Rüya Taner / Cihat Aşkın, Sevil Ulucan / Nihan Atalay / Cana Gürmen, Alexander Melnikov / Jan Erik Gustafsson konuk olmuşlardır. 22 – 25 Ağustos 2008 tarihleri arasında dördüncüsü “Vatan Sevgisi” temasıyla düzenlenen Festival’de; Klaus Weise / Maxim Fedetov / Bilkent Senfoni Orkestrası, Maxim Fedetov / İdil Biret / Moskova Senfoni Orkestrası, Bolşoy ve Kremlin Balesi Baş Dansçıları, Rengim Gökmen / Nicola Martinucci / The Trio Nota Bene / Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası, Hector Ulises Passarella Tango Sekizlisi, Erol Erdinç / Şenol Talınlı, Görkem Ezgi Yıldırım, Ayça Varlıer, Onur Turan / İzmir Devlet Senfoni Orkestrası, Ezgi Anıl, Elnara Kerimova / Orfeon, Jülide Yalçın Dittgen, Ece Tokatlı Sayarı, Trio Ephesus konuk olmuşlardır. 22 – 25 Temmuz 2009 tarihleri arasında beşincisi düzenlenen Festival’de; tema “Büyük Besteciler, Usta Yorumcular” olarak belirlendi. Festival’e; İbrahim Yazıcı / Fazıl Say / Patricia Kopatchinskaja / Aykut Köselerli, İzmir Devlet Senfoni Orkestrası / Yalçın Adıgezalov / Sun Huang, Antonio Anselmi / I Musici di Roma, Rudolf Bible / Symphonieorchester der Volksoper Wien, Hande Dalkılıç, İzmir Barok, Zeynep Üçbaşaran konuk olmuşlardır. 19 – 20 ve 22 – 23 Temmuz 2010 tarihleri arasında altıncısı gerçekleştirilen “D-Marin Turgutreis Uluslararası Klasik Müzik Festivali”nin teması; Romantik Dönem’in iki büyük dehası Schumann ve Chopin’in doğumlarının nedeniyle “Müzikte Romantizm” olarak belirlenmiştir. Festival’e; Royal Philharmonic, İdil Biret / Fazıl Say ve Arkadaşları / Çukurova Senfoni Orkestrası / Emin Güven Yaşlıçam / Halit Turgay / Jonathan Leatwood / Burak Bilgili / Perihan Nayır / Tuncay Kurdoğlu / Gökhan Koç / Murat Karahan konuk olmuşlardır. 09 – 10 ve 12 – 13 Temmuz 2011 tarihleri arasında yedincisi " Romantizmden Modernizme" temasıyla düzenlenen “D-Marin Turgutreis Uluslararası Klasik Müzik Festivali”ne; Moskova Tchaikovsky Senfoni Orkestrası / Vladimir Fedoseyev / Mischa Maisky / Rahşan Apay / S. Tuluğ Tırpan / ACADEMY of ST. MARTIN in the FIELDS / Julian Rachlin / Borusan Kuartet / İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası / Ferenc Gabor / Endre Hegedüs / Tünde Szaboki / Burak Bilgili / Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası / Gürer Aykal / Fazıl Say / Gabor Boldoczki konuk olmuşlardır. 14 – 15 ve 17 – 18 Temmuz 2012 tarihleri arasında sekizincisi gerçekleştirilen “D-Marin Turgutreis Uluslararası Klasik Müzik Festivali”, Türkiye'nin ilk klasik müzik dergisi olan Andante'nin organizasyonu olan 2012 Donizetti Klasik Müzik Ödülleri kapsamında "Yılın Klasik Müzik Etkinliği" seçildi. Festival’e, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası / José Carreras / Simge Büyükedes / Gülru Ensari / Mirijam Contzen / Moskova Solistleri / Juri Bashmet / Alena Baeva / Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası / Rengim Gökmen / José Maria Gallardo Del Rey / Antonio Marquez / Sevil Ulucan / Gülnare Şekinskaya / Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası / Gürer Aykal / Fazıl Say / Carolina Eyck / Bülent Evcil / Çağatay Akyol konuk olmuşlardır. Düzenlendiği ilk yıl 7 bin, ikinci yıl 12 bin, üçüncü yıl 13 bin 500, dördüncü yıl 14 bin 100, dinleyiciye ulaşan Festival, beşinci yılında Avrupa Festivaller Birliği’ne EFA kabul edilmiştir. Beşinci yılında Festival’i yaklaşık 15 bin seyirci izlemiştir. Festival’in altıncı yılında 17 bin 250 kişilik katılım ile Festival’e olan ilgi artarak devam etmekte olup; yedinci yılında katılım 17 bin 500 kişiye, sekizinci yılında ise kişiye ulaşmıştır. Festival ayrıca Andante Dergisi tarafından organize edilen 2012 Donizetti Klasik Müzik Ödülleri’nden “Yılın Klasik Müzik Etkinliği Ödülünü” almaya hak kazandı. Festival’in önümüzdeki yıllarda da artan bir ilgiyle takip edilmesi, bu yolla ülkemizde klasik müziğin geniş kitlelere dinletilebilmesi, yabancı sanatçı ve orkestraların Türk izleyicilerle daha fazla buluşması hedeflenmektedir. Festival'den Görsel Seçkiler Gülsin Onay Solist Angela GheorghiuTeodor Ilincai tenor, Orkestra CSO, Şef Ramón Tebar Gülsin Onay "İnsan sesi.. Ah hele böyle muhteşem olursa.. İçinize de işler, ciğerinizi de söker..Dünya starı Angela Gheorghiu Nasıl muhteşem..Ses kalbinize akıyor.. — D Marin – Turgutreis'te. Gülsin Onay "Suna Kan ödülünü alıyor.. Harika bir konuşma yapıyor.. Riyaseti Cumhur Orkestrasından bahsederken çoğunlukla dedeleri çalıyordu diyor en tradisyonel orkestramız için.. CSO, Şef Rengim Gökmen, Solis Maxim Vengerof keman Gülsin Onay "Tchaikovsky'nin nağmeleri Bodrum semalarında yankılanıyor.. Vengerov, CSO ve Rengim Gökmen ile.. Ne güzel bir akşam.. Amsterdamm Sinfonietta ve Daniel Muller-Schott Gülsin Onay "Arınıyoruz yine müzikle.. Nefis bir orkestra, harika bir yorum.. Mozart, Haydn, Tchaikovsky.. D-Marin Klasik Müzik Festivalinde Amsterdamm Sinfonietta ve Daniel Muller-Schott.. D Marin – Turgutreis'te. Bisler Ravel Habanera ve Misirlou, Pulp fiction- cutura bene/ saat Orkestra Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası Şef Gürer Aykal, Fazıl Say piyano Gülsin Onay Fazıl Say'ımız, bir tanemiz.. Muhteşem bir Saint-Saens çaldı.. Şimdi Ney konçertosu ile devam ediyor konser.. Ardından Universe Senfonisi.. Büyüleyici bir gece..2200/ Orkestra Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası Şef Gürer Aykal, Fazıl Say piyano Gülsin Onay Fazıl Say'ın Hezarfen Ney konçertosu olağanüstü etkileyici..Müthiş bir eser.. Dahiyane.. Oğlum Erkin Onay da orkestrada çalıyor, ne mutlu..Gürer Aykal'ın oğlu Kerem Aykal da orkestrada viyolonsel çalıyor.. Aile gibiyiz. 2300/ Orkestra Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası Şef Gürer Aykal, Fazıl Say piyano Gülsin Onay Fazıl Say müziği ile evrende seyahat ediyoruz.. Universe Senfonisi ile görkemli kapanış..D-Marın Klasik Müzik Festivali en güzel konserlerle ihya etti müzikseverleri.. Sayfa düzeni Tenise Yalçın evetbenim Kaynak Görsel Seçkiler Gülsin Onay
Konumuz Bodrum Müzik Festivali, eski adıyla D Marin Turgutreis Uluslararası Klasik Müzik Grubu’nun desteğiyle gerçekleşen festivalde 4 yıl önce önemli bir değişim yaşandı, festivali Doğuş Grubu’nun bünyesine katılan Pozitif düzenlemeye başladı. Amaç festivali bir destinasyon festivali haline getirmekti, bunun için de önce adını Bodrum Müzik Festivali olarak bu olumlu bir Bodrum’da gerçekleşen diğer festival Gümüşlük Klasik Müzik Festivali’yle de güçlerini birleştirebilseler demiştik geçen yıl. Bu yıl için sevindirici bir haber verelim, tüm bilet gelirleri Tohum Otizm Vakfı ve Bodrum Sağlık Vakfı’na bağışlanan festivalde Gülsin Onay’ın vereceği konserin bilet gelirleri Uluslararası Gümüşlük Klasik Müzik Festivali’ne aktarılacak. Güzel bir dayanışma 2018’e ne değişti?Bodrum Müzik Festivali, 2017 Türkiye için zor bir yıl olduğundan, birçok konser ve organizasyon son anda iptal edilmek ya da ertelenmek zorunda kaldığından geçen yıl daha kompakt bir programla 5 güne günlük programda ise klasik müzikseverleri gerçekten heyecanlandıran bir içerik ne yazık ki tam olarak bunda bazı yabancı orkestraların Türkiye’ye gelmek istememesinin de etkisi Shapplin’in playback korolu performansından sonra izleyiciler ikiye ayrılmıştı, her şeyi şahane sananlar Shapplin’in performansını da harika sanmış, ama gerçek klasik müzik severler için ise konser büyük hayal kırıklığı yıl festival ekibiyle birlikte Fazıl Say ile öğle yemeğinde bir araya gelmiştik ve Fazıl Say festivalin nasıl daha da ileri taşınabileceği konusunda bilgi yandan bize genç müzisyenleri anlatmış, festivalde ileride görmek isteyeceğimiz isimleri sıralamış, bir yandan festivalin Bodrum’a nasıl daha çok yayılabileceği ve Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası’nın nasıl geliştirilebileceği hakkında fikir ilgiyle dinlemiş ve bir kez daha emin olmuştuk, 2018’de Bodrum Müzik Festivali’nin çok daha iyi olacağı yıl festival hem 14 yıllık izleyici kitlesini koruyacak hem de yurt içinden ve yurt dışından farklı izleyici kitlelerine önemli etkenlerden biri sanat yönetmenliğini Tuğçe Tez’in üstlenmiş müzik konusunda hiç tartışmasız genç kuşağın en bilgili ismi Tuğçe Ağustos’ta başlayacak festivalde 5 gün boyunca değerli sanatçılar kapanışı İzlandalı piyanist Víkingur Ólafsson’un gece konseriyle yapılacak. Olaffson, Deutsche Grammophon’dan çıkan Philip Glass Piano Works albümünden bir seçkiyle, 8 Ağustos Çarşamba akşamı The Marmara Bodrum’da müzikseverlerle bekliyoruz.
turgutreis klasik müzik festivali 2017