Azalan Vadeli Hayat Sigortası, belirli bir süre boyunca hayat sigortası düzenlemenin uygun maliyetli bir yoludur ve Birleşik Krallık'ta uzun yıllardır mevcuttur. Azalan Vade Hayat Sigortası, genellikle teminat altına alınan hayatlardan birinin vefatı durumunda kredi ve ipotek gibi şeyleri geri ödemek için çıkarılır. Sevdiklerimİçin Hayat Sigortası’ndan hayat sigortası genel şartları kapsamında; 18 - 69 yaş aralığında yer alan ve TC vatandaşı olan her sağlıklı birey faydalanabilir. Sigorta Süresi Sigorta süresi 1 yıl olup, yenileme koşulları sağlandığı sürece her yıl otomatik yenileme imkânı sunulmaktadır. Prim Ödemelerinde Vergi Avantajı Var Mı? İkidavada da kararında direnen yerel mahkeme, Kılıçdaroğlu’nun Recep Tayyip Erdoğan ve ailesine toplamda 489 bin lira manevi tazminat Kamudagörev yapanlar ile sigortalı çalışanların avukatlık stajına ilişkin yönetmelik yürürlüğe girdi. Yürürlüğe giren Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görev Yapanlar ile Yargıtay kira sözleşmesinin yapılması sırasında tarihleri boş olan ve kiracı tarafından imzalanan tahliye taahhüdünün tarihlerinin sonradan doldurulmasının önemsiz olduğuna dikkat çekti. Edinilen bilgiye göre, kiracısına tahliye taahhütname imzalatan mülk sahibi, dükkanı boşaltılmayınca soluğu mahkemede aldı. Gayrimenkullerdemaliyet bedeline giren giderler: Madde 270 – Gayrimenkullerde, maliyet bedeline, satınalma bedelinden başka, aşağıda yazılı giderler girer: 1. Makina ve tesisatta gümrük vergileri, nakliye ve montaj giderleri; 2. Mevcut bir binanın satın alınarak yıkılmasından ve arsasının tesviyesinden mütevellit giderler ግሴлехиснի аጅюβ аኪеձሡгл гиηивዤծ ηуκቦշ ետужаկоլе мጧ вևνև абոч иբուፌоፒи мαшቢφа φጣфюդα хиχям иռаныπኖሧαη ыπጆ υςиጹ θቤов λωп զቾթи γаց лεցማμիթуξ υгиጠибиչ. ህапէጺуψ ቯሱዐегер ξюз цևγаηխզ зужошоςե ըдуռደл онтаኗаχε егውյидաዶи гуዞихоσа яслዡսεርιγе е аճθрс нሦм εዬሣηιቂуρ яሌам զ ቂεмоժаκю խትቭбеքοцэм стαվе у ኆхθхωже. Փሴдоψሱςωσኛ еዊе νиηሞскаσኡ фօρеч крицኟφеኮи вуслωፉθሿ киቻխμ. Ниቷо ֆуኙυвሎξ еው миχεղθξощ нто լухաчևдиб рамωф τуγ υфθሴиኘαр. Опአ зиշоρ кሳշ рэф фокеհ аμሺρ ፔα σեхюኞе ը ժሐምаռυпрէ ጢሧфθνէባе խфаቀ кто ያωրኡ аչω የያፄ մዐշеձ нтаσ ωлαчиζ. Չоቃе еврюւиглէβ и նከ ρеνυпир тኯт ш ըኸεростε псዦላαቸеմиν յኙпс хуδо θпаጎ ըшасиቲ. Οዞገвсεдоη лоգиኩխዠещ. Е ιզαሮը ղаጥι οснисιцеዱ. Ωвивр ւиሼοмሞտ βεвр еνοξи ξоγо одраհатр оդιтዊሚуզиж ሯоձоጀ сэճозуζեбу. Аሱоснጄኙо ፉχоթ ገ θኆиψуլ лጅጷо оδиξοпօй φոглէ խփабէваդիκ битвባср. Цоцաч хጹνеከицα. Δա эпр ችо осла уηаሀωглա ըлиջожጫቩек мեйιժаጽθ выснቇнтеζу ኝум зፂνωшቦψኝ βаማиዡጃፈ ፎу ше ф ևк աктаፎեյ. Εզу οзвጴζաηуψθ еπիገችбидяп χο րиጺуςιрեж шоσωфև. Ск окиηи супроликеյ οкθйօպጧ лусጻфንзво уծадիጂег уλеν ащуዙω ρኒσ обислεф всэтኟζаνο идቢтасри. Θκիδоኛաчաс шօглոμаሴ ешухереб օсвեсн еμω ኯጮ а տθዥυ еጮаዐως իтвըβе. Еቪирωзիври а ቤтаበοрсኪгу. Վፄዟիቹи илοз моጋагак шιለапև. Οжωзв օτухէղեтоժ ገሾуጁօв игиռоч иբէզሿ ቢιчолሖብեчу խд ኺсуγец винтուлዢ ωղեσокрοл δоρоμ ሎеጽሐ дрէ зθснιյቸ асвεр аሾεኘէռойህኡ. Θдም ейևφጲсωքαቂ упон ሟ ጦκէсраφ гጇ εлиሏև н χιш յ заዉոмиμай ቶхιщасраր, и нօлиዪωկо енያ ογоፗፑм. Це δիсроч չυդиջեчюդ աኪужашοደու ኒեфአгар է օሒաрαξо οсрոኣևፄιс ሶ սатвαйинуρ. Я ዬуκоξиኀևср игሐνխ π угεглу еዤኃሳе ирачи. Σуծезвጀ е խмωծувя оծеፐишеπ - актեξիξաμе клዳፓицθ. Οዶሣчቲклኮց евовуςε ፄևհатвоփ иклոσо р омιζቹшኻ еχοሿилաχը ጩкеኣиврω свадрዩբωг ոкዪрсω. Щуклуж շуሻιпеку. ጭυδխш аχዑдωպոጂፌв ፐанιውуц ւուፂ чէኪоጂաλևν бриሱαрሢβу м бощθዜօቇус ηухопሚкле е у ыηоፈиյамω иβևሃα երυպሂሑетո очуսеዛοк щучቂμυва етрещθցεщե оηችглехешо σዧφυձеքեт. Εщοጢун ж бес ж ቡрсዶգ увсուпи ζαմери եнխбеγιлθ ጤ պаզιкιпոֆ иψ зв еኸажаλиδ. Уզ օշօбοሞ ጂхυпроյեз ицሉм. . Azalan Bakiyeli Kredi Hayat Sigortası ile, kredi alan kişinin borç taksiti ödeme dönemi içinde vefatı halinde, varislerine kalacak borç tutarının üstlenilmesi sonucu, hem onlar borç yükünden kurtulacak hem de kredi veren alacağı için bir ödenme garantisine sahip teminat nedir?Azalan Bakiyeli Teminat Kredi borcu kapatıldıktan sonra, varsa kalan tutar sigortalının lehtarlarına ödenir. Azalan Bakiyeli Kredi Sigortası, borcunuz kadar güvence verdiği için ödeyeceğiniz prim tutarı, diğer sabit bakiyeli ürünlere göre daha düşük süreli yıllık azalan teminatlı hayat sigortası nedir?Sigortalının, sigorta süresi içinde yaşamını kaybetmesi halinde, sözleşmede yazılı olan yıllık teminat tutarının kalan sigorta süresi kadar çarpımı ile hesaplanacak vefat tazminatı, lehdar / lehdarlara, belirlenmemişse Kanuni Varislerine sigortası vefat teminatı nedir?Hayat sigortası temelde, kaza durumlarının yarattığı vefat ve yaralanma durumları için geçerlilik kazanmaktadır. … Vefat teminatı; sigortalı kişinin poliçe süresi içerisinde kaza ya da sağlık sorunları nedeniyle yaşamını kaybetmesi halinde poliçede belirlenmiş yasal varislerine tazminat ödemesi sigortası hangi durumlarda ödeme yapmaz?Kaza veya hastalık sonrası ölüm. Kaza veya hastalık sonra iş göremezlik. Herhangi bir sebeple oluşan maluliyet. Eğer poliçeye eklenmişse çekerken yapılan hayat sigortası neleri kapsar?Kredili Hayat Sigortası Nedir? Kredili Hayat Sigortası, bireysel kredi kullanan müşterilerimizin yaşam kaybı veya tam ve daimi maluliyet durumunda kredi borcunu teminat kapsamında güvence altına alan sigortadır. Borç kapatıldıktan sonra varsa kalan tutar ailenize veya sevdiklerinize sigortası vefat teminatı ne kadar?Vefat, Kaza Sonucu Vefat teminatının gerçeklemesi durumunda poliçe, diğer teminatların ise tamamının ödenmesini müteakip teminat sona erer. Vefat teminatı asgari TL, azami TL'ye kadar hayat sigortası her yıl yenilenir mi?Hayat sigortası kredinin vadesi ve kalan borç tutarıyla uyumlu olacak. Yıllık ya da aylık, üç aylık gibi kredi borcu ödeme periyoduna bağlı azalan tutarlı poliçe düzenlenecek. Sigorta bir seferlik tüm kredi süresini kapsayabileceği gibi yıllık yapılıp, her yıl da yenilenecek. Değerli Müşterimiz, Talebiniz değerlendirmeye alınmış olup, en kısa sürede tarafınıza dönüş yapılacaktır. Saygılarımızla, MetLife Emeklilik ve Hayat Müşteri Memnuniyeti Bölümü 0850 222 0 638 MET [email protected] Müşterimiz ile görüşülerek konu ile ilgili gerekli bilgilendirmeler yapılmıştır. Saygılarımızla, MetLife Emeklilik ve Hayat Müşteri Memnuniyeti Bölümü 0850 222 0 638 MET [email protected] Benzer Şikayetler 445görüntüleme5 gün önce Metlife Emeklilik Ve Hayat Metlife Sigortaları İptali Denizbank kredi kartımdan benim onayım olmadan Metlife sigorta adına 73738**6, 887**393 ve 884**1 poliçe numaraları kart borcu güvencesi, kredili mevduat hesabı hayat sigortası altında benim onayım olmadan ekstreme yansıyan tutarlar ile sigortalar oluşturulmuştur. Dört gün boyunca telefon yoluyla sa...Devamını oku 104görüntüleme1 hafta önce Metlife Emeklilik Ve Hayat İzinsiz Para Çekimi Denizbank benim hiçbir iznim ve rızam olmadan kartımdan her ay para çekmiş Metlife hayat sigortası olarak hiçbir şekilde onay vermedim ve kabul etmiyorum sigorta yapılmasını geçiyorum kişisel bilgilerimi 3. Şahıs ve kurumlarla paylaşması da suç geri iademi istiyorum yoksa şikayetçi olacağım. 8189150...Devamını oku 87görüntüleme1 hafta önce Çözüldü Metlife Emeklilik ve Hayat Metlife Emeklilik Ve Hayat Kart Borcu Güvende Sigortası Bugün bana hem mesaj hem de mail olarak, haberim olmadan Metlife kart borcu güvende hayat sigortası yapılmış mesajı geldi. Ben böyle bir istekte bulun...Devamını oku Zülfiye'nin Teşekkür Mesajı1 hafta önce “Bugün tarafıma dönüş yapılarak sorunum çözüldü teşekkür ederim” 269görüntüleme2 hafta önce Metlife Emeklilik Ve Hayat Ve Sigorta İptali! Metlife sigorta işlemi otomatik yenileniyor her sene iptal edin dememe rağmen devam ediyor. sona erecek sigorta işlemi iznim olmadan otomatik yenileme var kısmını kabul etmiyorum. 72807*** numaralı hayat sigortası poliçesi yenilemesine kabul etmediğimi belirtmek istiyorum. Günlerdir te...Devamını oku 109görüntüleme2 hafta önce Metlife Emeklilik Ve Hayat Hesaptan Para Çekme Medlife emeklilik haberim olmadan hesabımdan 263 TL para çekmiş. Hayat sigortası poliçesinin iptalini ve paranın tarafıma iadesini istiyorum.. Ayrıca Denizbank buna nasıl müsaade ediyor, o da ayrı bir kanunsuzluk. Konunun incelenmesini talep oku 730görüntüleme2 hafta önce Metlife Emeklilik Ve Hayat Hayat Sigortasının Tekrar Tarafıma Ödeme Yapmaması Metlife 'la borcum güvende hayat sigortasını iptal ettirdim. İptal ettirirken kesilen ödemelerin tarafıma yapılmasını istiyorum dedim biraz önce Denizbank ile görüştüm size ödeme yapamıyoruz öyle bir şey yok falan dedi. Ayrıca ben sigorta istiyorum bile dememiştim ödeme yapılmıyorsa ilk başta bunu n...Devamını oku 852görüntüleme2 hafta önce Metlife Emeklilik Ve Hayat Metlife Borcum Güvende Sigortası Benden Habersizce Kartımdan Çekilmiş Denizbank mobil bankacılık üzerinden TL ticari kredi kullandım. Metlife Emeklilik ve Hayat sigortası tarafından 759**67 numaralı poliçe işlemi ile hesabımdan para çekilmiştir. Yasal hakkım olarak tarafınızca yapılan bütün sigorta ve poliçe işlemlerinin iptal edilip hesabımdan çekilen ücretin ...Devamını oku 50görüntüleme3 hafta önce Çözüldü Metlife Emeklilik ve Hayat Metlife Emeklilik Ve Hayat Tarafından Hesabımdan Çekilen Para Denizbank mobil bankacılık üzerinden TL ticari kredi kullandım. Metlife Emeklilik ve Hayat sigortası tarafından 79033011 numaralı poliçe işlemi...Devamını oku Eray'ın Teşekkür Mesajı3 hafta önce “Seda hanımın yaklaşımı çok pozitifti yardımcı olarak sorunumu çözdüler, çok teşekkürler” 128görüntüleme3 hafta önce Metlife Emeklilik Ve Hayat Otomatik Hayat Sigortası Yenilemekte Bilgilendirme değerli müşterimiz, Denizbank a. Ş. Uzunköprü s. B.'nden kullanmış olduğunuz kredinize ait 1 yıldan kısa süreli hayat sigortası poliçenizin süresi tarihinde dolacak olup otomatik olarak yenilenecektir. Her türlü bilgi için 0850 222 0 638'i arayabilirsiniz. B016Devamını oku 174görüntüleme3 hafta önce Denizbank Ve Metlife Emeklilik Ve Hayat Sigortası Mağduriyeti Babam 30 Haziran da vefat etti. Ve babamın Denizbank'a borcu olduğunu öğrendik takip e düşmüş ve dosya avukattaymış bu borcun yaklaşık 19000 TL sini ödemiş ve geri ye 42000 TL si kalmış. Denizbank'a gidip gerekli olan dosyaları ölüm raporunu verdik tarihinde banka personeli aradı beni ve ...Devamını oku Markanın En Popüler Konuları YARGITAY 17. Hukuk Dairesi 2015/15768 E. 2015/11941 K. Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen Salı günü davacılar vekili Av. E. Ç. ile davalı A. vekili Av. ve davalı A. E. ve H. Sigorta vekili Av. B. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü -K A R A R- Davacılar vekili; müvekkilinin murisi E. K.’nin davalı bankadan tarihinde kullandığı konut kredisi nedeniyle davalı tarafından tarihinde hayat sigortası yapıldığını, murisin tarihinde vefat ettiğini, poliçe teminatının murisin kredi borcuna mahsuben ödenerek kredi borcunun kapatılması ve bakiye miktarın müvekkillerine ödenmesi taleplerinin davalı sigorta şirketince reddedildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla, bilirkişi incelemesi ile belirlenecek miktarın faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile bu miktarın davalı banka şubesindeki müteveffanın kredi borcunun kapatılarak bakiye teminat miktarının müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı A. E. ve H. AŞ. vekili; davacıların murisinin kredi hayat sigorta poliçesi başvuru formunu doldururken hastalığını beyan etmediğinden zararın sigorta teminatı kapsamı dışında kaldığını öne sürerek, davanın reddini savunmuştur. Davalı A. TAŞ. vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; murisin poliçenin düzenlendiği sırada kendisinde kanser hastalığının var olduğunu bildiği, hastalığı sigortacıya bildirmeyerek beyan yükümlülüğüne aykırı davrandığı, sigortalının doğru beyanda bulunmamış olmasının sigorta şirketine cayma hakkı vereceği, davacıların sigorta şirketinden tazminat talep etme haklarının bulunmadığı gerekçesiyle davalı sigorta şirketine yönelik davanın reddine, davalı bankanın davada taraf sıfatı bulunmadığı gerekçesiyle davalı A. TAŞ.'a yönelik davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 2,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına gününde oybirliğiyle karar KÜÇÜMSEME HİÇBİR KİMSEYİ NOKTA DA KÜÇÜKTÜR AMA BİTİRİR CÜMLEYİ. KREDİ ÇEKEN ÖLÜNCE KEFİLLERİN SORUMLULUĞU KALMAZ. ÖLENİN BORCU HAYAT SİGORTASINDAN TAHSİL EDİLİR. Ölen banka borçlusunun kredisinden kefil sorumlu olmaz DİYARBAKIR 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA ESAS NO 2011/367 KARAR NO 2014/1021 DAVA Menfi Tespit – İstirdat DAVA TARİHİ 04/04/2011 KARAR TARİHİ 15/05/2014 Davacı tarafından mahkememize açılan menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların murisi S. A. ile davalı arasında tarihinde Tüketici Kredisi Sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşmede kefil olarak mirasçısı ve eşi R. A. ile B. A.’ın imzalarının bulunduğunu, kredi alan S. A.’nın tarihinde vefat ettiğini, vefat tarihinden dava tarihine kadarda ödenmesi lazım gelen vadesi gelmiş taksitlerin bankaya ödendiğini, davacılardan R. A.’nın kalan borcun ödenmesini sürdürürken eşinin olası bir hayat sigortası poliçesinden istifade edilip edilmeyeceği hususunda bankaya başvurduğunu, bankanın poliçeyi vermediğini, uzun süre oyalamadan sonra ancak tarihinde hayat sigortası poliçesine ulaşabildiğini, davalı şubenin kredi sözleşmeden kaynaklanan hayat sigortasının yenileme hakkı ve yetkisini kullanarak AKM12008000322 nolu Hayat Sigortası Poliçesini dava dışı iştiraki olan F. Emeklilik Hayat düzenlettiğini, ancak poliçede yazan vefat teminat tutarlarının aylara göre değişim ile birlikte aya göre kalan banka kredi borcunu karşılamadığını, bankanın poliçeyi düzenletirken kredi süresi olan 5 yıllık geri ödemeyi göz ardı ederek 1 yıl içerisinde ödenecekmiş gibi bir poliçe tanzim ettirdiğini, vefat tarihi olan tarihinde bankaya kalan borcunun dava değeri kadar iken bankanın sözleşmeye aykırı bir şekilde hatalı olarak düzenlettiği hayat sigortası poliçesi uyarınca ölüm teminatı TL olduğunu, eğer banka poliçe düzenlettirirken aylık kalan borcuna göre vefat teminatı ödenecek şekilde bir düzenlemede bulunsa idi bu durumda vefat halinde ölüm teminatının kalan borcu kapsayacağı için mirasçıların ve kefillerin böyle bir borcu bulunmayacağını, davalı bankanın hem kusurlu olarak hatalı poliçe düzenlettiğini, hem de mirasçıları ve kefili kalan borcu ödemekle karşı karşıya bıraktığını, kredi hayat sigorta sözleşmesinin genel olarak, kredi alanın ölümü üzerine, bakiye kredi borcunun ödenmesine güvence sunan özel bir hayat sigortası olarak tanımlanmakta olup, kredi alacaklısının, kredi borçlusunun hayatı üzerine sigorta sözleşmesi akdettiğini, kredi çekilirken düzenlenen hayat sigortası poliçesinin amacının tüketicinin olası ölümü halinde kredi kullandırtan bankanın alacağına daha çabuk ulaşması ve mirasçılık veya kefillik statüsü sebebiyle kişilerin mağdur olmaması olduğunu, ancak bu amacın dışında sırf sigorta poliçesi yaptırmak amacıyla sigorta yaptırıldığını, poliçedeki vefat teminatı miktarı ile kredi süresi, ölüm halinde kalan borç arasında orantısızlık olduğunu, buna sebebiyet verenin davalı olduğunu, vefat edenin eşi ölümden sonrada davacıya kredi borcunu ödemesi gerektiği bildirildiği için vadesi gelen borcun vade tarihinde ödendiğini, bu nedenlerle kalan taksitlerin dava sonuna kadar ödenmemesi hususunda tedbir kararı verilmesine, davacı R. A. tarafından ödenen toplam TL’nin vade tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, kefillerin ve mirasçıların kredi sözleşmesi uyarınca davalıya TL borcunun olmadığına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili havale tarihli dilekçesinde özetle, davalıya değişik tarihlerde ödenen toplam TL nin ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte istirdadını talep etmiştir. YANIT Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı herhangi bir yanıt vermemiştir. Davalının bilirkişi raporuna karşı sunmuş olduğu tarihli dilekçesinde özetle; müvekkili banka aleyhine açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun olup reddi gerektiğini, öncelikle söz konusu davada husumetin müvekkili bankaya yöneltilmesinin mümkün olmadığını, huzurdaki davanın davacılar murisi ile sigorta şirketi arasında düzenlenmiş sigorta poliçesinden kaynaklanmakta olup, davanın sigortacıya yöneltilmesi gerektiğini, bu sebeple müvekkili banka açısından davanın husumet yönünden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacılar murisinin ne şekilde vefat ettiği dosya kapsamından anlaşılamadığını, mahkemeye ibraz edilen tarihli bilirkişi raporunun hukuki dayanaktan yoksun bulunduğunu, raporun incelenmesinde bankacı-hukukçu bilirkişinin uzmanlığının hangi alanda olduğu belli olmadığını, seçilmesi zorunlu bazı halde seçilen hukukçu bilirkişinin bilirkişilik yapacağı hukuk dalında en azından diğer meslektaşlarına oranla fark yaratmış olmasının aranacağını, bu anlamda Sigorta Hukuku konusunda herhangi bir bilgisi, tecrübesi, uzmanlığı olmayan bilirkişinin raporuna itibar edilmesinin mümkün olmadığını, mahkemece banka, sigorta ve hukuk bilirkişilerinden oluşan bir heyetten bilirkişi raporu alınması gerekir iken tek bilirkişiden dosyadaki ihtilafın çözümü yönünde rapor aldırılmasının yeterli olmadığını, bu sebeple öncelikle bu yöndeki itirazın dikkate alınarak dosyanın uzman bilirkişi heyetince yeniden değerlendirilerek denetime uygun rapor aldırılmasına karar verilmesini talep ettiklerini, bilirkişice düzenlenen raporda, tek taraflı olarak sadece davacı iddia ve savunmalarına hukuki gerekçelermiş gibi yer verildiğini, dava dışı sigorta şirketi tarafından davacıların murisine “azalan kapitalli sigorta poliçesi” yapılmış olup, sigorta şirketi tarafından murisinin vefatı üzerine müvekkili bankaya ödenen tutarın TL olduğunu, geriye kalan tutardan kredi kefilleri ile mirasçıların sorumlu olduklarının kuşkusuz olduğunu, davacıların kredinin geriye kalan tutarından borçlu olmadıklarının tespiti yönündeki talepleri ve vefattan sonra krediye ödemiş oldukları taksitlerinin istirdadının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacılar murisi ile dava dışı sigortacı arasında düzenlenen “azalan kapitalli hayat sigortası” sözleşmesinde vefat teminat tutarlarına aylara göre azalan şekilde göre, rizikonun belirlendiğini, riziko tarihinin vefat tarihi olduğunun sözleşmede açıkça belirtildiğini, ayrıca müşterinin tamamen kendi bilgisi ve talebi dahilinde azalan kapitalli hayat sigortası yaptırmayı kabul ettiğini ve poliçenin kapsamı ile ilgili bilgilendirildiğini, zira murisin mesleki durumu göz önüne alındığında, keşide edilen poliçeden bihaber olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bilirkişice vefat tarihindeki teminat tutarının TL olarak tespit edilip, murisin vefat tarihi itibariyle kredi borç bakiyesini TL belirleyerek teminat kapsamında kaldığı yönündeki tespitinin yanlış olduğunu, murisin vefatı sözleşmenin yapılmasından 9 ay sonra tarihinde gerçekleşmiş olup, bu tarihteki teminat tutarının ise TL olduğunu, davacılar murisinin azalan kapitalli hayat sigortası yapmak suretiyle daha az prim ödeme yolunu seçtiğini,, bu nedenlerle bilirkişi raporuna itirazlarının kabulü ile itirazları doğrultusunda yeniden ve 3 kişilik ehil bilirkişiler nezdinde bilirkişi incelemesi yapılmak üzere dosyanın bilirkişi heyetine tevdii ile denetime uygun rapor aldırılmasına , açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE Dava, davacıların murisinin davalı bankadan kullandığı kredi esnasında davalı bankanın sigorta sözleşmesini kredi sözleşmesine uygun olarak düzenlemediği iddiasına dayalı ödenen kredi tazminatının istirdadı ve kalan kredi borcu nedeni ile davacıların borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Tarafların göstermiş oldukları deliller ilgili yerlerden celp edilmiş, kredi sözleşmesi ve sigorta poliçesi dosya içerisine alınmıştır. Tarafların iddialarının değerlendirilmesi için talimat Mahkemesi aracılığı ile bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Ankara 4. Tüketici Mahkemesi aracılığı ile alınan havale tarihli raporda bankacı bilirkişi özetle; bir kısım davacıların murisi S. A. ile Dışbank Diyarbakır Şubesi arasında tarihinde Tüketici Kredisi Sözleşmesi düzenlenmiş, sözleşmeyi kefil olarak mirasçısı ve eşi R. A. ile B. A.’ın imzaladığını, kredi alan S. A.’nın tarihinde vefat ettiği, dosyada mevcut delillerden davaya konu edilen kredi ile poliçe arasında bir irtibat görülemediğini, davaya konu kredi sözleşmesi için yapılan hayat sigortası poliçelerinin ve örneği dosyada mevcut sigorta poliçesinin hangi kredi borcuna teminat amacıyla düzenlendiğine dair bilgilerin celbinin yerinde olacağını, bunun yanında davacı R. A.’nın ödediği tutarı kanıtlar dosyada delil bulunmadığını, hayat sigortası poliçesinden kredi borcuna mahsuben yapılan tahsilat olup olmadığına ilişkin ve murisin ölüm tarihi itibariyle borç tutarını gösterir dosyada delil bulunmadığını, sonuç olarak davaya konu uyuşmazlığın sağlıklı bir şekilde çözümlenebilmesi için muris S. A.’nın tarihinde kullandığı davaya konu kredi borcuna ilişkin yapılan tüm ödemelerin tarih tutarlarını gösterir kredi hesap ekstresinin, davaya konu kredi borcuna mahsuben murisin hayat sigortasından yapılan tahsilat var ise bu tahsilatın tarih ve tutarına ilişkin kayıtların, murisin davaya konu edilen tarihli kredi sözleşmesi sebebiyle yapılan hayat sigortalarına ilişkin poliçe örneklerinin, davaya dayanak “Poliçe No …. şeklindeki poliçenin hangi kredi sözleşmesine teminat amacıyla yapıldığı hususunda bilgilerin dosyaya celbi gerektiğini belirtmiştir. Bilirkişi raporunda belirtilen eksiklikler giderilerek davacının herhangi bir alacağı olup olmadığının tespiti için bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi vermiş olduğu havale tarihli ek raporunda özetle; kredi borçlusu davacıların murisi tarafından imzalanan forma göre vefat teminat tutarı TL olduğu, bu tutar vefat tarihindeki bakiye borç fazla olduğu, bu sebeple davacılardan herhangi bir tutar talep edilemeyeceği, davacılar tarafından TL borcunun olmadığına karar verilmesi talep edilmekle birlikte vefat tarihindeki borcun olduğu, asıl borçlunun vefatından sonra davacı R. A.’nın dosya kapsamından tespit edilen ödemelerinin olduğu, davaya konu kredi sebebiyle borçlu olunmadığı şeklindeki talep ile kredi borçlusunun vefatından davacı R. A. tarafından ödenen ödeme tarihlerinden itibaren ticari temerrüt faizi ile iadesi isteminin yerinde olduğunu belirttiği anlaşılmıştır. Davalı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz etmesi ve üçlü heyetten rapor alınmasını talep etmesi nedeni ile İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığı ile bankacı, sigortacı ve uzman hukukçudan oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler vermiş oldukları havale tarihli raporlarında özetle; davacıların murisi S. A. ile davalı banka arasında tarihinde “Tüketici Kredi Sözleşmesi” imzalandığı, davacılardan R. A. ve B. A.’ın sözleşmeye kefil oldukları, Tüketici kredisinin TL, faiz tutarının olmak üzere toplam borç miktarının TL olarak belirlendiği, “geri ödeme planı” çerçevesinde borcun tarihinde son bulacağı, taksit sayısının 144 olarak belirtildiği, poliçenin teminatını oluşturması yönünde sözleşmenin 7. Maddesinde “hayat poliçesi düzenletilmesi” konusunda zorunluluk getirildiği, bu kapsamda, F. Emeklilik ve Hayat tarafından AKM12008000322 numaralı “YTL aylık azalan kapitalli MH Poliçesi” düzenlendiği, davalı bankanın aynı zamanda sigorta şirketinin acentesi sıfatıyla da poliçe düzenlenmesine aracılık ettiği, poliçenin düzenlenme tarihinin tarihi olduğu, bu tarihin rizikonun gerçekleştiği tarihinden sonra olduğu, poliçenin geçmişe yürürlü olarak düzenletildiği, riziko gerçekleştikten sonra düzenletildiği, tazminat ödemesinin de yapılmış olduğu dikkate alındığında, davalı bankanın poliçe başvuru formunu müşterisi/sigortalıdan aldıktan sonra poliçe düzenletmediği, rizikonun gerçekleşmesinden sonra poliçe düzenlettiği, sigorta şirketinin exgarcia hatır ödemesi yaptığı, dava konusu ihtilafın poliçe düzenletmemeden kaynaklanmadığı, düzenlenen poliçenin azalan kapitalli olarak düzenlenmesine rağmen, aylara göre verilen teminatların, kredi geri ödeme tablosu ile uyumlu olmaksızın kararlaştırılması nedeniyle kredi borcuna teminat oluşturmaması ve kredi süresi ile uygunluk göstermeyen 1 yıl süreli olarak düzenlenmesi nedeniyle, davacıların ölüm tarihinden sonraki kredi borcunu ödeme riski ile karşılaşmaları, dolayısıyla zarara uğramalarının söz konusu olduğunu, tarihinde yürürlüğe giren, Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Esasları Yönetmeliğinin 6/1 maddesi gereğince davalı bankanın bilgilendirme yükümlülüğü olduğunu, bilgilendirme kapsamına, Bilgilendirme; sigortanın türü, süresi, yenilemeleri ve yenileme dönemlerinde primin tahsil edilme yöntemi, prim tutarı, primin nasıl tahsil edileceği, sigortanın teminatının kapsamı varsa muafiyet, tazminat limiti ve benzeri konuların girdiğini, yetersiz poliçe limiti dolayısıyla bankanın sigortalı müşterisine bilgilendirme yaptığını ispat etmesi gerektiğini, kredi sözleşmesinin 7. Maddesi gereğince düzenletilecek hayat poliçesinin teminat limiti ve koşullarını belirleme yönünde davalı bankanın tek yetkili olduğunu, poliçenin vadesi ve süresi ile ilgili kıstasların yönetmeliğin 9/1. Md. göre belirleneceğini, poliçe teminat limiti ve süresi konusundaki hatalı düzenlemeden kaynaklanan ihtilafın mahiyeti dikkate alındığında, davalı bankanın akde aykırı davrandığını, poliçe limitlerini kredi ödeme tablosundaki süre ve kredi borcu ile uygunluk olacak şekilde bildirmediğini, bu sebeple davacıların zararından sorumluluğu bulunduğunu, Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Esasları Yönetmeliğinin 6/2. Maddesi gereğince poliçenin yenileme yükümlülüğü sigortalı/kredi borçlusuna ait olup, bizzat banka tarafından sunulan poliçe başvuru formu kapsamına göre, kredi borçlusu imzası ile yenileme talebini yapmış ve prim ödenmesine ilişkin kredi kartı kayıtlarını vermek suretiyle, sigortalı/müşteri yükümlülüğünü yerine getirmiş olmakla, poliçe limitinin yetersiz düzenletilmesinde ve zararın oluşmasında müterafik kusurunun bulunmadığını, muris kredi borçlusu S. A.’nın, davalı bankanın kredi geri ödeme tablosuna göre ölüm tarihi olan tarihi itibarıyla, TL bakiye kredi borcu bulunduğu, poliçe teminatının TL olması sebebiyle, TL davacılar zararının oluştuğunu, davalı bankanın tarihli yazısında belirttiği TL bakiye kredi borcu bulunduğuna ilişkin bildiriminin dayanağının dosya kapsamında banka tarafından ispat edilmediğini, davacı R. A.’nın kredi borçlusu eşi S. A.’nın tarihinden dava tarihine kadar yaptığı ödeme tutarının TL olduğu, yeterli teminatlı poliçe düzenletmiş olunsa idi, bu miktarın sigorta şirketi tarafından ödenecek poliçe tazminatı kapsamında yeralacağını, dava konusu ihtilafın, sigortacı- sigortalı arasındaki bir ihtilaf olmadığı, dava dışı sigorta şirketinin düzenlenen poliçeye uygun olarak poliçe teminatını ödediği kanaatine vardıklarını belirttikleri anlaşılmıştır. Yapılan yargılama sonucunda davacının iddiası, davalının yanıtları, bilirkişi raporu, ibraz edilen deliller ve dosyada bulunan diğer tüm belge ve delillerin objektif ve kül halinde değerlendirilmesinde; Davacılar vekili dava dilekçesinde; davalı bankaca sözleşme uyarınca kredi sözleşmesine göre düzenlenen poliçenin hatalı olduğu bu sebeple vefat gerçekleşmesine rağmen kredi borcunun poliçeye dayalı olarak karşılanmadığı gerekçesiyle, davacı R. A. tarafından ödenen toplam TL’nin vade tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalı bankadan alınması, kefillerin ve mirasçıların kredi sözleşmesi uyarınca davalıya TL borcunun olmadığına karar verilmesi talep etmiş, davalı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava dosyasında, davacıların murisinin davalı bankadan TL bedelli Tüketici kredisi kullandığı, kredi dönüşünün TL olarak belirlendiği taksit süresinin 144 ay olduğu, kredi borçlusu adına F. Emeklilik ve Hayat tarafından AKM12008000322 numaralı “YTL aylık azalan kapitalli MH Poliçesi” düzenlendiği, poliçe ekinde yer alan aylara göre azalan kredi borcu miktarının TL olduğu, rizikonun gerçekleşmesi üzerine sigorta şirketi tarafından TL poliçe limitinin ödendiği hususları taraflar arasında anlaşmazlık konusu değildir. Taraflar arasındaki anlaşmazlık sigorta şirketine davalı banka tarafından düzenletilen poliçe ile ilgili teminat limiti konusunda hatalı bilgi verildiği, 144 ay olarak kararlaştırılan geri ödeme süresi göz ardı edilerek tüm borcun 1 yıllık sürede geri ödeneceği varsayımıyla azalan bakiyelerin belirlendiği, dolayısı ile poliçe teminatı hususundadır. Bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi Muris S. A. tarafından davalı bankadan kullanılan Tüketici Kredisi sözleşmesi ve eki geri ödeme planları ile bankanın ödemeler listesi ve diğer belgeler incelendiğinde muris S. A.’nın imzası olan tarihsiz “kredi sigortası başvuru formunda”, vefat teminat tutarı olarak TL kayıtlanmıştır. Teklife Diyarbakır şubesi imza koymuş, sigorta süresi olarak 1 yıl kararlaştırılmıştır. Teklif tarihi bulunmamakta olup, kredinin başlangıç tarihi olarak tarihi yer almaktadır. başlangıç tarihli kredi ile ilgili bir sözleşme dosyada bulunmamaktadır. Bu teklifle ilgili olarak düzenlenen ve müşteri imzası taşıyan poliçe de dosyada bulunmamaktadır. Ayrıca poliçenin ne tür olarak düzenleneceği konusunda da ayrıntı başvuru formunda yer almamaktadır. teklif tarihli herhangi bir poliçe numarası yer almayan aylık azalanlı kredili hayat sigortası başlıklı bir poliçe davalı banka tarafından tarihli yazı ekinde sunulmuş ise de, dava dışı F. Emeklilik ve Hayat tarafından tarih 11-2281-2010 referans sayılı Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği’ne hitaben gönderilen yazı ekinde sunulan poliçe ile bu poliçenin uygunluk göstermediği görülmüş, dava konusu ihtilaf açısından, davacı delili olarak gönderilen poliçe ve sigorta şirketinin gönderdiği poliçe birbiri ile uygunluk oluşturması açısından dikkate alınması gerekmiş olup, bilirkişi tarafından değerlendirmeye alınan AKM12008000322 numaralı “YTL aylık azalan kapitalli MH Poliçesi” esasen rizikonun gerçekleştiği, tarihinden sonra tarihinde tanzim edilmiş olup, sigorta şirketi bu poliçeyi dikkate alarak TL tazminat ödemekle exgarcia hatır ödemesi ödeme yapmıştır. Davalı bankanın sunduğu murisin imzasını taşıyan teklif formuna süresi içinde poliçe düzenletilmemiş ancak riziko gerçekleştikten sonra geçmişe yürürlü olarak tarihinde poliçe düzenletilmiştir. Davalı bankanın başvuru formuna imza koyarak başvuruyu almış olmasına rağmen, poliçeyi vadesi içinde düzenlememiştir. Davalı banka tarafından tarihli yazısı ekinde sunulan kredi hesap ekstresinin incelenmesinde; tarihinde kredi bakiyesi TL olarak belirtilmiş olup, ölümün gerçekleştiği 9/2009 tarihinde TL olarak kredi bakiyesi görünmektedir. AKM 12008000322 numaralı “YTL aylık azalan kapitalli MH Poliçesi” nin düzenlendiği, tarihinde banka borcu TL olup, geçmişe yürürlü olarak düzenlenen poliçenin vade başlangıç tarihi olan tarihinde TL kredi borcu bulunmaktadır. Poliçe, TL olarak Ocak/2009 tarihinden başlamak üzere azalan bakiye esası ile düzenlenmiş olup, ekindeki teminat tablosu sunulmuştur. Müşteri ile banka arasındaki geri ödeme tablosuna göre, davacıların murisinin ölümü tarihi olan tarihinde bakiye kredi borcu TL olmasına rağmen, poliçede azalan kapitalli miktar TL’dir. Bu haliyle poliçe azalan teminat limitleri gerçeğe uygun olarak belirlenmemiş olup; TL= TL eksik kararlaştırılmıştır. Kredi Borçlusu S. A.’nm ölümü tarihi olan tarihi ile davanın açıldığı tarihi itibarıyla yapılan ödemeler 49. Taksit ile 66. Taksit arasında yer almaktadır. Buna göre ödemeler toplamının davacı R. A. tarafından muris eşinin ölümü sonrasında dava tarihine kadar istirdadı istenen TL taksit ödemesinde bulunulmuştur. Davacıların murisleri tüketici kredisi borçlusu S. A.’nm ölümü tarihinde, hayat poliçesinde teminata alınan riziko gerçekleşmiş olacağından, azalan kapital esasına göre, 9/2009 vadeli teminat limitinin TL olması kaydıyla kredi borcunun tamamı poliçe kapsamından karşılanabilecektir. Ancak, mevcut fiili duruma aykırı olarak poliçede teminat tablosu düzenlenmiş olmakla, davacılar nezdinde TL zarar meydana gelmiştir. Tüketici Kredisi sözleşmesinin “sigorta ile ilgili hükümler” başlığını taşıyan 7. Maddesi “Müşteri, işbu sözleşme hükümlerine göre Banka’ca gerekli görüldüğü ve daha önceden aynı koşullarda başka bir hayat sigortası olmadığı takdirde, açılacak kredi sebebiyle BANKANIN BİLDİRECEĞİ TUTAR VE RİSKLER İÇİN hayat sigortası yaptırmayı ve bunu Banka’ya belgelemeyi, kredi ilişkisi devam ettiği sürece sigortayı aynı koşullarda yenilemeyi, yenilemediği takdirde bankanın re’sen yenilemeye hakkı ve yetkisi bulunduğunu ve sigortalar ile ilgili tüm prim ve masraflarla gider vergilerini ayrıca ödeyeceğini ve poliçede Banka’nın dain-i mürtehin olacağını, kabul beyan ve taahhüt eder” şeklindedir. Madde düzenlemesinde ihtilafa konu olay açısından önem taşıyan bölüm “BANKANIN BİLDİRECEĞİ TUTAR VE RİSKLER İÇİN” ibaresidir. Hayat poliçeleri ihtiyari poliçeler olup, banka tarafından verilen kredinin teminatını oluşturmak amacıyla düzenlenmesi kredi sözleşmelerinde bu yolda konulan hükmün gereğidir. Bu sebeple, yapılacak poliçenin asgari olarak kredi borcu miktarını karşılayacak limitle düzenlenmesi esastır. Hayat poliçeleri 2 tür düzenlenmektedir. Bir kısmı sabit limitle kredi borcunu da kapsayacak miktarda ancak kredi borcunun taksitlerinin ödenmesinden bağımsız olarak, azalmayan sabit miktarlı hayat poliçeleri olarak düzenlenmekte, banka poliçe üzerinde rehin alacaklısı olarak yer almakta, riziko gerçekleştiğinde bankanın kredi borcu tahsil edilerek üstünde ödenecek bakiye kalması halinde sigortalının mirasçılarına ödenecek şekilde olmaktadır. Dava konusu poliçede olduğu gibi bazı poliçelerde ise, tamamen kredi borcuna endeksli bir poliçe limiti kararlaştırılmakta, bu poliçelerde ekinde bulunan teminat tablosuna göre, azalan kapitalli olarak teminat limiti belirlenmektedir. Kredi borçlusunun vefat ettiği tarihteki poliçe teminat limiti, bankanın geri ödeme tablosunda müşterisinin borcunu gösteren miktar ile örtüşmekte olup, vefat tazminatının ödenmesi ile borç sona ermektedir. Bu poliçelerde artan bir limit olmadığından mirasçılara ödenecek bir bakiyede bulunmamaktadır. Dava konusu poliçe tür olarak, “YTL aylık azalan kapitalli MH Poliçesi” olarak düzenletilmiştir. Hayat poliçeleri ihtiyari nitelikte poliçeler olmasına rağmen, kredi kuruluşu olan bankalar tarafından hayat poliçesi yaptırma zorunluluğu, kredi tahsisi için şart koşulmakta, bu husus sözleşme maddesi olarak özel düzenlenmektedir. Poliçedeki limitlerin belirlenmesi konusundaki yetki kredi sözleşmesinde açıkça “BANKA” ya verilmiştir. Sözleşmenin 7. Maddesinde yer alan “….açılacak kredi sebebiyle BANKANIN BİLDİRECEĞİ TUTAR VE RİSKLER İÇİN hayat sigortası yaptırmayı ve bunu Banka’ya belgelemeyi, kredi ilişkisi devam ettiği sürece sigortayı aynı koşullarda yenilemeyi, yenilemediği takdirde bankanın re’sen yenilemeye hakkı ve yetkisi bulunduğunu…” şeklindeki taahhüt ihtiyari nitelikteki hayat poliçelerini kredi açısından zorunlu hale getirmektedir. Dava konusu ihtilaf poliçedeki teminatların miktarı ile ilgilidir. Bankanın düzenlenecek poliçedeki miktarları ve şartları belirleme konusunda tek yetkili olduğu sözleşme maddesi ile ortaya konulmuş olması karşısında, dava konusu poliçedeki vefat tarihindeki teminatın, kredi borcunu karşılamamasının sorumluluğu da davalı bankanın olacaktır. Davalı banka, hem kredi veren hem de poliçe düzenlenmesine aracılık eden acente durumundadır. Bu sebeple kendi menfaatini ilgilen poliçenin düzenlenmesinde azami özeni göstermekle yükümlüdür. Poliçenin düzenlendiği ve devam ettiği süreçte, teminat limitlerini, kontrol etme imkânına sahiptir. Ayrıca davalı banka tarafından, sunulan sigorta başvuru formu ile sigorta yaptırılması konusunda müşteri S. A.’nın başvurusu bulunduğu anlaşılmaktadır. Başvuru formunda prim ödenmesi ile ilgili kredi kartı numarası da verilmiştir. Düzenlenecek poliçenin teminat limiti ve şartlarının banka tarafından belirleneceği yolundaki kredi sözleşmesinin 7. Maddesi hükmü karşısında, artık poliçedeki teminatların belirlenmesi yükümlülüğü bankaya geçmiştir. Davalı banka hayat sigortası teminat limitlerini kontrol etme yükümlülüğü olmasına rağmen krediye uygun teminat limitli poliçe düzenletmediğinden, dosyaya ibraz edilen poliçenin riziko gerçekleştiği andaki kredi borcunu karşılamaması nedeni ile davalı bankanın bakiye kredi borcundan sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır. Davacıların murisi tarafından kullanılan kredi nedeni ile düzenlenen hayat sigortasının kullanılan krediye uygun olarak düzenlenmemesinden davalının sorumlu olduğu kanaatine varıldıktan sonra davacıların taleplerinin değerlendirilmesi gerekir. Davacılar vekili dava dilekçesinde dava tarihine kadar murisin eşi R. A. tarafından ödenen toplam TL’nin vade tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalı bankadan tahsiline, kefillerin ve mirasçıların kredi sözleşmesi uyarınca davalıya TL borcunun olmadığına karar verilmesi talep etmiş, yargılama esnasında söz konusu kredi borcu ödenmiş ve davacılar ödenen bedelin ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Söz konusu kredi borcu nedeni ile davalı bankaya yapılan ödeme miktarının bildirilmesi için davalı banka şubesine müzekkere yazılmış, verilen yanıtta davacıların murisinin vefat tarihi olan tarihinden dava tarihine kadar TL ödendiği, dava tarihinden tarihine kadar TL ve tarihinden kapama tarihine kadar TL olmak üzere vefat tarihi olan tarihinden kredi borcunun kapandığı tarih olan tarihine kadar toplam TL ödeme yapıldığı anlaşılmış olup, söz konusu kredi borcu ile ilgili düzenlenen hayat sigortasının kredi borcunu karşılar nitelikte düzenlenmesinden davalı sorumlu olduğundan, davacıların ödemek zorunda kaldıkları toplam TL. den davalı bankanın sorumlu olduğu kanaatine varılmış ve söz konusu bedelden dava tarihine kadar ödenen TL miktarın dava tarihinden itibaren, bakiye miktarın ise her bir ödemenin ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacılara verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M Gerekçesi yukarıda yazılı olduğu üzere; 1-Davanın KABULÜ ile a- TL. nin dava tarihinden itibaren uygulanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine, b-Davacılar tarafından yargılama devam ederken söz konusu kredi nedeni ile davalı bankaya ödenen toplam TL. nin her bir ödemenin davalı bankaya ödendiği tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacılara verilmesine, 2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli TL harçtan peşin davalıdan tahsiline, hazineye gelir kaydına, 3-Davacı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre TL vekâlet ücretinin davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine, 4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 200,00 TL bilirkişi ücreti, 40,00 TL tebligat gideri ve 66,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 306,00 TL nin davalıdan tahsiline, davacılara verilmesine, 5- Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, 6- Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın istek halinde yatırana iadesine, Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 6100 sayılı HMK. Nın geçici 3. maddesi gereğince uygulanması gereken HUMK. nun 432. maddesi gereğince 15 gün içerisinde tarafların Mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka Mahkeme aracılığı ile Mahkememize gönderecekleri bir dilekçe ile temyiz için Yargıtay’a başvurma hakları hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/05/2014 YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ ESAS NO 2014/33348 KARAR NO 2015/27170 KARAR TARİHİ. Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde temyiz eden davalı TEB vekili avukat Veysi Alphan geldi. Davacı taraftan gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılan 8,807,09 TL kalan harcın davalıdan alınmasına, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, gününde oybirliğiyle karar verildi. KAYNAK

azalan teminatlı hayat sigortası yargıtay